Translation of "Bileziği" in English

0.003 sec.

Examples of using "Bileziği" in a sentence and their english translations:

Bileziği tak.

Put the bracelet on.

O bileziği satamayız.

We can't sell that bracelet.

Tom bileziği sattı.

Tom sold the bracelet.

Bu bileziği bileğine tak.

Put this bracelet on your wrist.

O bileziği sana alacağım.

- I'll buy you that bracelet.
- I'll buy that bracelet for you.

Bileziği dolabımdaki bir ayakkabıya sakladım.

I hid the bracelet in a shoe in my closet.

Sana verdiğim bileziği neden takmıyorsun?

Why aren't you wearing the bracelet I gave you?

Lütfen bana şu bileziği al.

Please buy me that bracelet.

Tom Mary'nin kolundak bileziği fark etti.

Tom noticed the bracelet on Mary's arm.

O bileziği Mary'ye veren Tom değildi.

It wasn't Tom who gave Mary that bracelet.

Mary'nin kaç tane bileziği olduğunu düşünüyorsun?

How many bracelets do you think Mary has?

Onun sağ kolunda iki bileziği var.

She has two bangles on her right arm.

Sanırım Mary için bu bileziği alacağım.

- I think that I'll buy this bracelet for Mary.
- I think I'll buy this bracelet for Mary.

Mary'nin sağ kolunda bir bileziği var.

Mary has a sleeve on her right arm.

Tom, kefaletle çıktığı sırada ayak bileği monitör bileziği takmak zorundadır.

Tom has to wear an ankle monitor bracelet while he's out on bail.

- Mary, Tom'un ona verdiği bilekliği sattı.
- Mary, Tom'un ona verdiği bileziği sattı.

- Mary sold the bracelet Tom gave her.
- Mary sold the bracelet that Tom gave her.