Translation of "ısıyı" in English

Ben ısıyı severim.

I like the heat.

Tom ısıyı düşürdü.

Tom turned down the heat.

Demir ısıyı iyi iletir.

Iron transmits heat well.

Yanma, ısıyı açığa çıkarır.

Combustion liberates heat.

Gaz tüyü ısıyı korur.

Goose down retains the heat.

Lütfen ısıyı kısar mısın?

Could you please turn down the heat?

Lütfen ısıyı açar mısın?

- Could you please turn up the heat?
- Could you please turn on the heat?

Demir ısıyı yeterince iyi iletir.

Iron directs heat well enough.

...ısıyı yayarak fili serin tuttuğunu gösteriyor.

radiating heat and keeping him cool.

Toplaşarak, dondurucu soğuklardan sağ çıkacak ısıyı koruyabiliyorlar.

Huddling together preserves just enough heat to survive the freezing temperatures.

Ben Tom'a üşüdüğünü söyledim. O ısıyı açacağını söyledi.

I told Tom you were cold. He said he'd turn up the heat.

Bir gaz sobası yemek için en iyi ısıyı sağlar.

A gas stove provides the most even heat for cooking.