Translation of "öğretmenidir" in English

Şan öğretmenidir.

He's a singing teacher.

Mary müzik öğretmenidir.

Mary is a music teacher.

Tarih, yaşam öğretmenidir.

History is the teacher of life.

Tom, Mary'nin öğretmenidir.

Tom is Mary's teacher.

O, İtalyanca dil öğretmenidir.

He is a teacher of the Italian language.

O bir yoga öğretmenidir.

- She's a yoga instructor.
- She's a yoga teacher.

Kız kardeşim İngilizce öğretmenidir.

My sister is an English teacher.

Babam bir İngilizce öğretmenidir.

My father is a teacher of English.

O bir İngilizce öğretmenidir.

He is a teacher of English.

Annesi bir İngilizce öğretmenidir.

His mother is an English teacher.

Tom bir gitar öğretmenidir.

Tom is a guitar teacher.

Mary bir ilkokul öğretmenidir.

Mary is an elementary school teacher.

Mary bir yoga öğretmenidir.

Mary is a yoga teacher.

Halihazırda o yoga öğretmenidir.

At the present time, she is a yoga instructor.

Mary bir dans öğretmenidir.

Mary is a dance teacher.

Bay Jackson tarih öğretmenidir.

Mr. Jackson is a history teacher.

Tom bir Çin edebiyatı öğretmenidir.

Tom is a teacher of Chinese literature.

O bir fen bilgisi öğretmenidir.

He's a science teacher.

John'un karısı bir İngilizce öğretmenidir.

John's wife is an English teacher.

Bay Green bir tarih öğretmenidir.

- Mr Green is a teacher of history.
- Mr. Green is a history teacher.

Babam İngiliz dilinin bir öğretmenidir.

My father is a teacher of the English language.

Tom bir ortaokul fen öğretmenidir.

Tom is a middle school science teacher.

Tom hâlâ bir Fransızca öğretmenidir.

Tom is still a French teacher.

Şu çocukla konuşan bayan onun öğretmenidir.

The lady that is speaking to that boy is his teacher.

Bay Johnson harika bir müzik öğretmenidir.

Mr. Johnson is a wonderful music teacher.

- Tom ilkokul öğretmeni.
- Tom ilkokul öğretmenidir.

Tom is a primary school teacher.

Tom bildiğim en iyi Fransızca öğretmenidir.

- Tom is the best French teacher I know.
- Tom is the best French teacher that I know.

O üniversiteden yeni mezun bir İngilizce öğretmenidir.

She is an English teacher fresh from college.

- Annem bir lise öğretmenidir.
- Annem bir lise öğretmeni.

My mother is a high school teacher.

- O bir İngilizce öğretmenidir.
- O bir İngilizce öğretmeni.

- He is a teacher of English.
- He is an English teacher.