Translation of "Yoga" in English

- Yoga öğretiyorum.
- Yoga dersi veriyorum.

I teach yoga.

- Yoga, Hindistan'dan gelir.
- Yoga, Hindistan kökenlidir.

Yoga comes from India.

Mary yoga öğretmektedir.

Mary teaches yoga.

O yoga öğretiyor.

She teaches yoga.

Tom yoga öğretir.

Tom teaches yoga.

Yoga yapmaya başlamalıyım.

I should start doing yoga.

Yoga yapar mısın?

Do you do yoga?

O bir yoga öğretmenidir.

- She's a yoga instructor.
- She's a yoga teacher.

O bir yoga öğretmeni.

She's a yoga teacher.

Tom bir yoga hayranı.

Tom is a yoga enthusiast.

Gözde yoga duruşun nedir?

What's your favorite yoga pose?

Tom bir yoga eğitmenidir.

- Tom is a yoga instructor.
- Tom is a yoga teacher.

Tom bir yoga öğretmeni.

Tom is a yoga teacher.

Yarın yoga dersim var.

I have a yoga class tomorrow.

Yoga gevşemeye yardımcı olur.

Yoga helps to unwind.

Mary bir yoga öğretmenidir.

Mary is a yoga teacher.

Halihazırda o yoga öğretmenidir.

At the present time, she is a yoga instructor.

Tom parkta yoga yapıyor.

Tom is doing yoga in the park.

Mary parkta yoga yapıyor.

Mary is doing yoga in the park.

Tom, Mary'ye yoga öğretiyor.

Tom teaches yoga to Mary.

Üzgünüm yapamam. Yoga uygulamam var.

Sorry, I can't. I have yoga practice.

Mary bir yoga dersi aldı.

Mary took a yoga class.

Yoga dersinde bir adam var.

There's a guy in my yoga class.

O, yoga vasıtasıyla mutluluğa ulaşır.

He attains happiness by means of yoga.

Yoga stresi azaltmaya yardım edebilir.

- Yoga can help reduce stress.
- Yoga can help lower stress.

Yoga stres azaltmaya yardım edebilir.

- Yoga can help reduce stress.
- Yoga can help lower stress.

Ben meditasyon ve yoga yaparım.

I meditate and do yoga.

Tom bir yoga dersi aldı.

Tom took a yoga class.

- Mary internet üzerinden ücretsiz yoga dersi veriyor.
- Mary ücretsiz online yoga dersleri veriyor.

Mary is offering free online yoga classes.

çok güzel bir evde yoga dersleriyle

with a Wolf range and Sub-Zero refrigerator ...

Ben Yoga dersinde lotus pozisyonunu öğrendim.

I learned the lotus position in yoga class.

O yoga yaparken tütsü yakmayı sever.

She likes to burn incense while practising yoga.

Yoga derslerimde hoş bir adam var.

There's a cute guy in my yoga classes.

Yoga, onu sakin olmasına yardımcı olur.

Yoga helps her to be calm.

Mary'nin ofisinde bir yoga topu var.

Mary has a yoga ball in her office.

Yoga öğrenmek için çok yaşlı mıyım?

Am I too old to learn yoga?

Tom yaklaşık on yıldır yoga yapıyor.

Tom has been doing yoga for about ten years.

Ve ardından 90 dakika boyunca yoga yapıyorum.

and I follow this up with 90 minutes of yoga.

- O bir yoga sofusu.
- O bir yogi.

He is a yogi.

Yoga her yıl gittikçe daha popüler oluyor.

Yoga is becoming more and more popular every year.

Çıplak yoga gittikçe daha popüler hale geliyor.

Naked yoga is becoming increasingly popular.

Mary bir yoga öğretmeni olmaya karar verdi.

Mary decided to become a yoga teacher.

Meditasyon mu yapıyorsun yoksa yoga mı yapıyorsun?

Do you meditate or do yoga?

Tom bir yoga öğretmeni olmaya karar verdi.

Tom has decided to become a yoga teacher.

Adamı yoga dersinden sonra kahve içmeye davet ettim.

I told him to meet me for coffee after my yoga class.

Vejeteryan, bekar ve yoga hayranı. Modi, geleneksel siyasi figüründen ayrılıyor.

Vegetarian, single, and a Yoga enthusiast: Modi escapes the traditional politician profile.

Yoga stresle mücadeleye ve formda ve sağlıklı kalmaya yardımcı olabilir.

Yoga can help you fight stress and stay fit and healthy.