Translation of "çeyrek" in English

- Saat dokuzu çeyrek geçiyor.
- Saat dokuz çeyrek.

- It's a quarter past nine.
- It's 9:15.

Geçtiğimiz çeyrek milenyumda,

For the past quarter millennium,

İkiye çeyrek var.

- It's quarter to two.
- It's a quarter till two.

Saat dokuz çeyrek.

It's a quarter past nine.

Sekize çeyrek var.

It's quarter to eight now.

Altıyı çeyrek geçiyor.

It's a quarter past six.

Saat sekizi çeyrek geçiyor.

It's a quarter past eight.

Saat ikiye çeyrek var.

- It's one forty-five.
- It's a quarter to two.

Üçü çeyrek geçe gelecek.

- He'll come at quarter past three.
- She'll come at quarter past three.

Saat dokuzu çeyrek geçiyor.

It's a quarter past nine.

Saat üçe çeyrek var.

It's a quarter to three.

Çeyrek galon süt istiyorum.

I would like a quart of milk.

Bana birkaç çeyrek ver.

Give me some quarters.

Mary çeyrek pasta yedi.

Mary ate a quarter of the cake.

Saat biri çeyrek geçiyor.

It's quarter past one.

Üçü çeyrek geçe gelecekler.

He'll come at quarter past three.

Amerikan parasında, bir " çeyrek " 25 sent; 4 çeyrek bir dolar yapar.

In American money, a "quarter" is 25 cents; 4 quarters make a dollar.

Hiç çeyrek doların var mı?

Do you have any quarters?

Saat sabah dokuzu çeyrek geçiyor.

It's a quarter after nine in the morning.

O buradan yaklaşık çeyrek mil.

It's about a quarter mile from here.

Üçüncü çeyrek gelirlerinde bir kayıp öngörülüyordu.

A loss in third-quarter revenues was predicted.

Yediyi çeyrek geçe akşam yemeğini yerim.

I eat dinner at quarter past seven.

Takımım hiç çeyrek finalden öteye gidemedi.

My team has never advanced beyond the quarter-finals.

Satranç turnuvasında çeyrek finale kadar yükseldim.

I went through to the quarter-finals in the chess tournament.

- Çeyrek kilometre ötede bile bomba sesi duyuldu.
- Bombanın sesi çeyrek kilometre öteden bile duyuldu.

Even a quarter kilometer away, the sound of the bomb was heard.

O, on bire çeyrek kaladan biraz sonra.

It is a little after a quarter to eleven.

Senin gemin dördü çeyrek geçe denize açılır.

Your ship sails at a quarter past four.

- Sekize çeyrek var.
- Saat şimdi yedi kırk beş.

- It's quarter to eight now.
- It is 7:45.

İkinci çeyrek GSMH büyüme tahmin edilenden daha yüksekti.

The second quarter GNP growth was higher than predicted.

Paris'te çeyrek librelik bir peynirliye ne dediklerini biliyor musun?

Do you know what they call a quarter pounder with cheese in Paris?

María, sonbahar gecesini aydınlatan çeyrek ayı bulunan, yıldızlı gökyüzüne baktı.

María looked at the starry sky, with a quarter moon that illuminated that autumn night.

1930larda, Levi Strauss erkek kotlarından çeyrek inç daha kısa cepli olan

In the 1930’s Levi Strauss introduced the first pair of women’s blue-jeans with pockets

Dersimiz saat dokuzda başlıyor, fakat o dokuzu çeyrek geçeye kadar gelmedi.

We start class at nine o'clock, but he didn’t come until quarter past.

- O, on bir on beşte oldu.
- O, on biri çeyrek geçe oldu.

It happened at a quarter past eleven.

Kuru patates ve soğan yemeği yapmak için, çeyrek kilogram küçük patatese ihtiyacın olacak.

To make the dish of dry potatoes and onions , you will need a quarter kilogram of small potatoes.

Ölümlerin nadir olma eğilimi olmasına rağmen, birçok kişi son çeyrek yüzyıl boyunca volkanik patlamalar sonucu öldü.

Although fatalities tend to be rare, many people have died as a result of volcanic eruptions during the last quarter century.

Alarm çaldığında saat on ikiye çeyrek vardı. Bay Cunningham yeni yatmıştı ve Bay Alec ropdöşambırıyla piposunu tüttürüyordu.

It was quarter to twelve when the alarm broke out. Mr. Cunningham had just got into bed, and Mr. Alec was smoking a pipe in his dressing-gown.

Ayın diskinin yarısı ışıklandırıldığında biz buna ilk çeyrek ay deriz. Bu isim kameri ay boyunca ayın yolun dörtte birinde olduğu gerçeğine dayanmaktadır.

When half of the Moon's disc is illuminated, we call it the first quarter moon. This name comes from the fact that the Moon is now one-quarter of the way through the lunar month.