Translation of "çağıracağım" in English

0.008 sec.

Examples of using "çağıracağım" in a sentence and their english translations:

Polis çağıracağım.

- I'll call the police.
- I'll call the police!

- Arayacağım.
- Çağıracağım.

I'll call.

Ambulans çağıracağım.

I'm going to call an ambulance.

Onu derhal çağıracağım.

I'll call her immediately.

Bir ambulans çağıracağım.

I'll call for an ambulance.

Ben doktor çağıracağım.

I'll get the doctor.

Size bir taksi çağıracağım.

I'll call you a taxi.

Sana bir taksi çağıracağım.

I'll call you a cab.

Seni patronum diye çağıracağım.

I'll call you my boss.

Bize bir taksi çağıracağım.

I'll get us a cab.

- Sami'yi arayacağım.
- Sami'yi çağıracağım.

I'll call Sami.

Sana bir doktor çağıracağım.

I'll call you a doctor.

- Seni tekrar arayacağım.
- Sizi tekrar arayacağım.
- Seni tekrar çağıracağım.
- Sizi tekrar çağıracağım.

I'll call you again.

- Yarın seni arayacağım.
- Yarın sizi arayacağım.
- Yarın sizi çağıracağım.
- Yarın seni çağıracağım.

I'll call you tomorrow.

- Onu derhal çağıracağım.
- Onu derhal arayacağım.

I'll call her immediately.

Beni yalnız bırak yoksa polis çağıracağım.

Leave me alone or I'll call the police.

- Tom'u yarın arayacağım.
- Tom'u yarın çağıracağım.

I'll call Tom tomorrow.

Beni yalnız bırak yoksa güvenliği çağıracağım.

Leave me alone or I'm going to call security.

Bir dakika lütfen. Onu telefona çağıracağım.

Just a minute, please. I'll call him to the phone.