Translation of "Korkutucu" in Dutch

Doğa korkutucu.

De natuur is eng.

Karanlık biraz korkutucu.

Het was een beetje eng in het donker.

O korkutucu görünüyor.

Dat klinkt eng.

Oldukça korkutucu bir uçurum!

Het is een behoorlijk enge wand.

Kayakla atlama korkutucu görünüyor.

Schansspringen ziet er eng uit.

Bu film çocuklar için korkutucu.

Deze film maakt kinderen bang.

Bu gerçekten korkutucu bir eğitim anıydı.

Dit was een zeer beangstigend leermoment.

Beraber, göz korkutucu bir kalabalık oluşturuyorlar.

Samen vormen ze een intimiderende groep.

Kendisi, daha az korkutucu bir seçenek.

Hij is een minder intimiderend vooruitzicht.

Ve ufukta çok sayıda korkutucu şey görünüyor.

en zovele doembeelden dagen op aan de horizon.

Çocukken canavarların o kadar korkutucu olduğunu düşünmüyordum.

Toen ik klein was, vond ik monsters niet zo griezelig.

Böyle korkutucu bir filmi ilk defa görüyorum.

Dit is de eerste keer dat ik zo'n enge film heb gezien.

Asya orman kırkayağı, korkutucu bir üne ve yüzyıllar boyu

De Aziatische bosduizendpoot is een dier uit een nachtmerrie...