Translation of "çocuklar" in Dutch

0.018 sec.

Examples of using "çocuklar" in a sentence and their dutch translations:

- Çocuklar dayanılmazdır.
- Çocuklar acımasızdır.

Kinderen zijn wreed.

Üzgünüm, çocuklar.

Sorry, jongens.

Üzgünüm çocuklar!

Sorry, jongens.

Çocuklar uyuyorlar.

De kinderen slapen.

Çocuklar, dinleyin!

Kinderen, luister!

Çocuklar güvende.

De kinderen zijn veilig.

Çocuklar istiyorum.

Ik wil kinderen.

Onlar çocuklar.

- Ze zijn kinderen.
- Zij zijn kinderen.

Çocuklar okulda.

De kinderen zijn op school.

Çocuklar nerede?

Waar zijn de kinderen?

Defolun, çocuklar!

Maak dat jullie wegkomen, kinderen!

Çocuklar mutlu.

De kinderen zijn gelukkig.

Nasılsınız çocuklar?

Hoe gaat het met jullie?

Çocuklar gürültülü.

De jongens maken lawaai.

Merhaba çocuklar!

Hallo, jongens!

Çocuklar koşuyor.

De kinderen rennen.

- Size katılıyorum çocuklar.
- Sizinle aynı fikirdeyim çocuklar.

Ik ben het met jullie eens.

Çocuklar ve yetişkinler,

zowel kinderen als volwassenen,

Diğer çocuklar gülümsedi.

De andere jongens glimlachten.

Çocuklar ayaklarını yıkadı.

De kinderen wasten hun voeten.

Çocuklar bir nimettir.

Kinderen zijn een zegen.

Çocuklar hızlı çalışır.

Jongens lopen snel.

Çocuklar özellikle sessizdiler.

De kinderen waren erg stil.

Ben çocuklar istiyorum.

Ik wil kinderen hebben.

Çocuklar oyun oynamalı.

Kinderen moeten spelen.

Bu çocuklar tehlikede.

Deze kinderen zijn in gevaar.

Çocuklar bloklarla oynarlar.

Kinderen spelen met blokken.

Çocuklar uçurtma uçuruyorlardı.

De kinderen waren aan het vliegeren.

Çocuklar ayaklarını yıkıyorlar.

De kinderen wassen hun benen.

Çocuklar pastayı sever.

Kinderen houden veel van koeken.

Çocuklar mıknatıslarla oynadılar.

De kinderen speelden met magneten.

Çocuklar çamurda oynuyordu.

- De kinderen waren in de modder aan het spelen.
- De kinderen zaten in de modder te spelen.

Çocuklar birbirini suçladılar.

De kinderen beschuldigden elkaar.

Neyiniz var çocuklar?

- Wat is er mis met jullie?
- Wat is er met jullie aan de hand?

Siz çocuklar şanslıydınız.

Jullie hebben geluk gehad.

Size güveniyorum çocuklar.

Ik reken op jullie.

Çocuklar şarap içmemeli.

Kinderen zouden geen wijn mogen drinken.

Hırslı olun çocuklar!

Wees ambitieus, kinderen.

Çocuklar aniden sessizleştiler.

De kinderen zijn plotseling stil.

Çocuklar ağlamak üzereydi.

De kinderen waren het huilen nabij.

Çocuklar var mı?

Zijn er kinderen?

Çocuklar hayatlarımızın çiçekleridir.

De kinderen zijn de bloemen van ons leven.

Çocuklar bizim geleceğimiz.

De kinderen zijn onze toekomst.

Çocuklar bloklarla oynuyorlar.

De kinderen spelen met blokjes.

Çocuklar legolarla oynuyorlar.

De kinderen spelen met Lego-blokjes.

Çocuklar dondurma sever.

Kinderen houden van ijs.

Neyiniz var, çocuklar?

Wat scheelt er met jullie?

Çocuklar ormanda kayboldu.

De kinderen verdwaalden in het bos.

Sizinle konuşmalıyım çocuklar.

Ik moet met jullie praten.

Çocuklar çamurda oynadılar.

De kinderen speelden in de modder.

Çocuklar çikolatayı sever.

Kinderen houden van chocolade.

Çocuklar köpekleri severler.

Kinderen houden van honden.

İkinci avantaj, çocuklar korkusuzdur.

Voordeel twee: kinderen kennen geen angst.

Tamam çocuklar, dikkatli yürüyün.

Oké jongens, rustig aan hier.

Durun, yavaş olun çocuklar.

Rustig aan, jongens.

Çocuklar tepeden aşağıya yuvarlandılar.

De kinderen rolden de heuvel af.

Bütün çocuklar elmaları sevmezler.

Niet alle kinderen houden van appels.

Çocuklar oyuncakları ile oynarlar.

Kinderen spelen met speelgoed.

Küçük çocuklar çok meraklıdır.

Kleine kinderen zijn erg nieuwsgierig.

Çocuklar TV izlemeyi sever.

Kinderen houden van tv-kijken.

Çocuklar yemek yedi mi?

Hebben de kinderen al gegeten?

Çocuklar okula gidiyor mu?

Gaan de kinderen naar school?

Siz çocuklar harika yapıyorsunuz.

Jullie doen dat geweldig.

Çocuklar seni seviyor mu?

- Vinden kinderen jou aardig?
- Mogen kinderen jou?

2.30'da görüşürüz çocuklar.

Tot half drie!

Çocuklar ebeveynlerine itaat etmeliler.

Kinderen moeten hun ouders gehoorzamen.

Çocuklar bile onu anlayabilir.

Zelfs een kind kan het begrijpen.

Çocuklar masal dinlemeyi sever.

Kinderen luisteren graag naar sprookjes.

Çocuklar, genellikle şeker severler.

Over het algemeen houden kinderen van zoetigheid.

Çocuklar bazen karanlıktan korkarlar.

Kinderen zijn soms bang van het donker.

Siz çocuklar ne arıyorsunuz?

Wat zijn jullie aan het zoeken?

Siz çocuklar neye bakıyorsunuz?

Waar kijken jullie naar?

Siz çocuklar bir sorunsunuz.

Jullie zijn een probleem.

Çocuklar artık kitap okumuyorlar.

Kinderen lezen geen boeken meer.

Çocuklar köpekle meşgul oluyorlardı.

De kinderen solden met de hond.

Çocuklar bir sikke buldular.

De jongens vonden een geldstuk.

Çocuklar çok gürültü yapıyor.

De kinderen maken veel herrie.

Çocuklar, biraz mola vermeliyiz.

Jongens, we moeten even een stop inlassen.

Çocuklar suyun içinde oynuyorlar.

De kinderen spelen in het water.

Hadi çocuklar, bunu yapabiliriz!

Kom op, jongens, we kunnen dit doen!

Çocuklar sabahleyin okula gider.

De kinderen gaan ‘s morgens naar school.

Çocuklar reklamlardan kolayca etkilenirler.

Kinderen worden makkelijk beïnvloed door reclame.

Erkek çocuklar çamurda oynadı.

De jongens speelden in de modder.

Çocuklar telden heykeller yaptı.

De kinderen maakten sculpturen uit draad.

Çocuklar bile bilir bunu.

Dat weet een klein kind.

Çocuklar bahçede ne yapıyorlar?

Wat zijn de kinderen aan het doen in de tuin?

- Oğlanlar ağlar.
- Çocuklar ağlar.

Jongens huilen.

Çocuklar cadılar bayramını seviyor.

Kinderen houden van Halloween.

Çocuklar zaten okula gitti.

- De kinderen zijn al naar school vertrokken.
- De kinderen zijn al naar school.

- Çocuklar sıklıkla ıspanaktan nefret ederler.
- Çocuklar çoğu kez ıspanaktan nefret eder.

Kinderen hebben vaak een hekel aan spinazie.