Translation of "Söyleyecek" in Chinese

0.012 sec.

Examples of using "Söyleyecek" in a sentence and their chinese translations:

Şarkı söyleyecek misin?

你要唱歌嗎?

Burada şarkı söyleyecek misin?

你们要在这里唱歌吗?

Söyleyecek bir şey düşünemiyorum.

我想不出該說什麼。

Söyleyecek bir şey düşünemedim.

我想不到要說什麼話。

Söyleyecek hiçbir şeyim yok.

我没什么可说的。

Jane şarkı söyleyecek mi?

珍將唱歌嗎?

Onu söyleyecek cesareti vardı.

- 她竟敢說出來。
- 她有膽量說出來。

Kimsenin söyleyecek bir şeyi yoktu.

沒有人有話可說。

Söyleyecek bir şeyin var mı?

- 你有什么事要说吗?
- 您有什么事要说吗?

Ona gerçeği söyleyecek cesaretim yoktu.

我沒有勇氣把事實告訴她。

Tom Mary'ye meşgul olduğunu söyleyecek.

汤姆会和玛丽说他很忙。

Hemşire onu nasıl yapacağını sana söyleyecek.

护士会告诉你怎么做。

Bana onu neden sevdiğini söyleyecek misin?

你能告诉我你为什么喜欢她吗?

Bana gelince, söyleyecek hiçbir şeyim yok.

以我之见,我无话可说。

Bana söyleyecek bir şeyin var mı?

你有事想对我说吗?

- Kızın bana söyleyecek.
- Kızın bana anlatacak.

你女兒會告訴我。

Söyleyecek bir şeyin varsa, sadece söyle.

如果你想说,就说。

Sorun ona söyleyecek bir şeyimin olmaması.

問題是,我沒甚麼要跟他說的。

Tom'un söyleyecek başka bir şeyi var.

湯姆還有想說的事。

Bu arada sana söyleyecek bir şeyim var.

對了,我有一件事要告訴你。

Sorun benim ona söyleyecek bir şeyim olmamasıydı.

问题是 我没什么要跟他说的。

Benim o sorunla ilgili söyleyecek hiçbir şeyim yok.

对于这个问题我无可奉告。

Şaşırtıcı bulabileceğin sana söyleyecek ilginç bir şeyim var.

我有点有趣的事要告诉你,你可能会吃惊。

Tom'un Mary'ye söyleyecek çok önemli bir şeyi var.

湯姆有很重要的事要告訴瑪麗。

Senin için yalan söyleyecek insanlar, sana da yalan söylerler.

会为你说谎的人,就会对你说谎。

- Sana söyleyecek bir şeyim var.
- Sana söyleyeceğim bir şey var.

我有事要告訴你。

- Kelimeler konusunda ne yapacağımı bilmiyorum.
- Ne diyeceğimi bilemiyorum.
- Söyleyecek söz bulamıyorum.

我不知道應該說什麼才好。

Söyleyecek başka bir şeyin yoksa bana "Merhaba, nasılsın?" demenin hiçbir faydası yok.

对我说“你好,你怎么样?”什么用都没有,如果你没有其它可说的。

Beni tutacak ve bana her şeyin iyi olacağını söyleyecek birine ihtiyacım var.

我需要某人抱着我并对我说一切会顺利的。