Translation of "Konuşma" in Chinese

Konuşma!

別作聲！

- Böyle konuşma.
- Öyle konuşma.

- 別這樣說話。
- 不要这样说。

- Saçma sapan konuşma.
- Boş konuşma.

别胡说。

Öyle konuşma.

不要这样说。

Konuşma ucuz.

說得簡單。

Konuşma zamanı.

到談話的時間了。

Japonca konuşma.

不要说日语。

Sınıfta konuşma.

別在教室裡說話。

Benimle konuşma!

不要和我說話！

- Ağzın dolu konuşma!
- Ağzın doluyken konuşma!

別邊吃東西邊說話！

Yüksek sesle konuşma.

不要大聲說話！

Derste başkalarıyla konuşma!

在上课时不要与他人讲话。

Ağzın doluyken konuşma.

別邊吃東西邊說話！

Okuma odasında konuşma.

閱覽室裡禁止說話。

Abuk subuk konuşma.

不要东拉西扯。

Lütfen benimle konuşma.

请不要跟我说话。

Benimle böyle konuşma.

不要这样对我讲话。

- Saçmalama!
- Boş konuşma.

不要說廢話！

Ona konuşma öğretilmedi.

它没有教她说话。

Sen benimle öyle konuşma.

你別⋯⋯別這樣和我說話。

Lütfen çok hızlı konuşma.

- 请不要说得那么快。
- 請不要說得這麼快。

O bir konuşma yaptı.

他做了一个演讲。

- Öyle söyleme.
- Öyle konuşma.

别说这个。

Onun konuşma şeklini sevmiyorum.

我不喜歡他說的話。

Ders sırasında diğerleriyle konuşma.

上課中不要跟別人講話。

Onun konuşma tarzını sevmiyorum.

我不喜欢她说话的态度。

O, konuşma şeklimi sevmiyor.

她不喜欢我说话的方式。

Ben konuşma şeklini seviyorum.

我喜欢你说话的方式。

O, iyi bir konuşma yaptı.

她做了場好講演。

Saçma konuşma, işim çok sıkıcı!

不是瞎说，我这份工作真是没劲！

Ben onun konuşma tarzını sevmiyorum.

我不喜歡他講話的樣子。

Benim de konuşma hakkım var.

我也有权力讲话。

Yalın bir İngilizce ile konuşma yaptı.

他用淺顯的英語演講。

Resmî bir konuşma hazırlamana gerek yok.

您没必要准备一个正式的演讲。

Resmî bir konuşma hazırlamana gerek yoktur.

您没必要准备一个正式的演讲。

Biz beyzbol hakkında bir konuşma yaptık.

我們交談了有關棒球的事。

İngilizce bir konuşma yapmam rica edildi.

他們讓我用英語做個演講。

Konuşma İngilizcesi ile daha çok ilgiliyim.

我對口語英語更感興趣。

Biz, birbirlerimizle kalp-kalbe bir konuşma yaptık.

我们促膝谈心。

- Konuşma gümüştür ama susma altındır.
- Söz gümüşse sükût altındır.

雄辯如銀，沉默如金。

Onun konuşma şeklinden açıkça belli olduğu için, o bir öğretmendir.

他是一位老師 ﹣ 這點從他說話的口吻就能看得出來。

Okuldan sonra, İngilizce konuşma pratiği yapmak için bir İngiliz okuluna gidiyorum.

放學後，我到一所英語學校去練習英語會話。

- Sohbet programları izlemeye bayılırım.
- Sohbet programları izlemeyi severim.
- Konuşma gösterileri seyretmeyi severim.
- Talk showları seyretmeyi severim.

我愛看脫口秀。