Translation of "Kızgın" in Chinese

- O çok kızgın.
- Çok kızgın.

他非常生气。

Kızgın mısın?

- 您生气了吗？
- 你生气了吗？
- 你生氣了嗎？

O gerçekten kızgın.

他非常生气。

Tom'a kızgın mısın?

你在生汤姆的气吗？

Grace kızgın görünüyordu.

葛蕾絲看起來很生氣。

O sana kızgın.

他在生你的氣。

Kızgın değil misin?

你不热吗？

Karen bana kızgın.

卡倫生我的氣。

- O kadar kızgın olmasına şaşmamalı.
- Çok kızgın olmasına şaşmamalı.

難怪他這麼生氣。

Eşiniz size çok kızgın.

你太太在生你的氣。

O niçin kızgın görünüyor?

他为什么像一个黑人？

O bana kızgın olmalı.

她一定在生我的氣。

- Çok kızgınım.
- Çok kızgın.

他非常生气。

O artık kızgın değil.

氣終於消了

- Deli misin?
- Kızgın mısın?

- 您生气了吗？
- 你生气了吗？
- 你生氣了嗎？

Bay Wilson, Dennis'e kızgın.

威爾遜先生對丹尼斯很生氣。

Tom şimdi çok kızgın.

汤姆现在很生气。

Çok kızgın olduğunu biliyorum.

我知道你很生气。

Tom, Mary'ye kızgın olmalı.

Tom應該是對Mary感到憤怒不已。

O size çok kızgın.

他對你非常生氣。

Babam bana çok kızgın.

我父親對我非常生氣。

O, onların ona yaptıklarına kızgın.

他們對他做的事使他感到十分憤怒。

Kızgın olduğumu düşünüyorsun, değil mi?

你認為我瘋了，不是麼？

Kızgın olduğunda Mary hep bağırır.

瑪麗生氣時總會大叫。

Tom ne hakkında çok kızgın?

湯姆為了甚麼生氣？

Sana hiçbir şekilde kızgın değilim.

我絕對沒有生你的氣。

Kızgın olmak için iyi nedenin var.

你有充分的理由生氣。

Tom'u bu kadar kızgın hiç görmedim.

我从没见过汤姆那么生气。

- O niçin kızgın?
- O niçin öfkeli?

为什么他生气？

Tom'u kızgın olduğu zaman gördün mü?

你有看见过汤姆生气的时候吗？

Tom'u hiç kızgın olduğunda gördün mü?

你有看见过汤姆生气的时候吗？

Kızgın olmak için herhangi bir gerekçen yoktu.

你没理由生气。

İlk defa Tom'u bu kadar kızgın gördüm.

那是我第一次见到汤姆如此生气。

Onların kızgın olmak için hiçbir gerekçeleri yoktur.

他们没有理由饿着。

Annesinin ona kızgın olmadığını gördüğünde onun gözleri sevinçle parlıyordu.

當她看到媽媽沒在生她的氣，她的雙眼因為幸福而閃爍了。

Maç spikerleri vuvuzelaların seslerini "rahatsız edici" ve "şeytani" gibi çeşitli şekillerde tarif ettiler ve onu "gürültücü fillerin izdihamı", "sağır eden çekirge sürüsü", "katliam yolundaki bir keçi", "çok kızgın arılarla dolu büyük bir kovan" ve "hızlı ördek"'e benzettiler.

評論員對巫巫茲拉的聲音作出了各種各樣的描述：除了「煩人」、「像魔鬼一般」之外，還把它比作「一群嘈吵的大象」、「一群嗡嗡狂叫的蝗蟲」、「一隻準備給屠宰的山羊」、「一個裝滿發狂的蜜蜂的巨大蜂巢」、「一隻吃了搖頭丸的鴨子」等等。