Translation of "Bağımsız" in Chinese

O bağımsız bir düşünürdür.

他是个独立思考者。

- Ebeveynlerinden bağımsız olmasını tavsiye ettim.
- Ona ailesinden bağımsız olmasını tavsiye ettim.

我劝他别老想着啃老。

O daha bağımsız olmak istiyor.

她想更有主见些。

Örneğin, annem bağımsız olarak yaşıyor.

就像我独居的妈妈

Demokraside, gazeteciliğin bağımsız olması önemlidir.

在民主国家，报刊的独立是很重要的。

O zaman, Meksika henüz İspanya'dan bağımsız değildi.

那个时候，墨西哥还没有独立于西班牙。