Translation of "Tom'a" in Arabic

0.058 sec.

Examples of using "Tom'a" in a sentence and their arabic translations:

Tom'a söylemeyeceğim.

أنا لن أخبر توم.

Tom'a güvenmemeliydim.

ما كان يجب علي أن أثق بتوم

Tom'a güvenebilirim.

أستطيع أن أعتمد على توم.

- Tom'a telefonu almasını söyle.
- Tom'a telefon açmasını söyle.
- Tom'a telefonu açmasını söyle.

- قل لتوم أن يرفع سماعة الهاتف.
- قل لتوم أن يرد على الهاتف.

Tom'a güveniyor musun?

ألا تثق بتوم؟

Tom'a gerçeği söylemeliydin.

كان يجب عليك أن تقول الحقيقة لتوم.

Tom'a telefon ettim.

اتصلت بتوم.

Tom'a henüz söylemedim.

ما اخبرت توم حتى الآن.

Tom'a söylemeye çalıştım.

حاولت إخبار توم.

Tom'a yardımcı olabilirim.

يمكن أن أخرج توم من المأزق.

Onu Tom'a söyleme.

لا تخبر توم بهذا.

Tom'a ne dersin?

ماذا عن "توم"؟

Dün Tom'a yazdım.

راسلت توم البارحة

Tom'a söylemeyecek misiniz?

ألن تخبر توم؟

- Senin için Tom'a sorarım.
- Tom'a sizin için soracağım.

سَآسْأَلُ توم لَكَ.

- Ben Tom'a sırtımı dönmeyeceğim.
- Ben Tom'a dirsek çevirmeyeceğim.

لن أدير ظهري لِتوم.

Tom'a her zaman güvenebilirsin.

يمكنك دوماً الإعتماد على توم.

Tom'a ne zaman sordun?

متى سألت توم؟

Tom'a bir kek pişirdim.

خبزت كعكة لتوم.

Arabayı Tom'a ödünç verdim.

سلفت توم السيارة

Tom'a kim yardım etti?

من ساعد توم؟

Tom'a seni tanıdığımı söylemedim.

لم أخبر توم أني أعرفك.

Lütfen beni Tom'a tanıt.

رجاء عرفني على توم.

Tom'a biraz su getir.

اجلب بعض الماء لتوم.

Her şeyi Tom'a verdim.

أعطيت توم كل شيء.

Tom'a birkaç soru sordum.

أنا سألت توم بعض الأسئلة.

Tom'a yardım etmeni istiyorum.

أودّ منك مساعدة توم.

Uğradığımı Tom'a söyleyebilir misin?

هل بإمكانك إخبار توم أنني مررت من هنا؟

Onun Tom'a güveni vardır.

لديها ثقة في توم.

Biz Tom'a sormamalı mıyız?

أليس علينا سؤال توم؟

Mary Tom'a kılıç verdi.

أعطت ماري السيفَ لتوم.

Tom'a her zaman güvendim.

انا دائما اثق في توم

Onu Tom'a söylemen gerekiyordu.

كان عليك إخبار توم بذلك.

Onu Tom'a söylemeyeceğini umuyorum.

آمل ان لا تخبر توم بذلك

Bu kitabı Tom'a ver.

أعط هذا الكتاب لتوم

Sanırım Tom'a yardım edebilirdim.

أظن أنه قد كان بمقدروي أن أساعد توم.

Nereye gideceğimi Tom'a söylemem gerekiyordu.

كان من المفترض أن أخبر توم أين عليه الذهاب.

Tom'a Mary'nin aradığını söyler misin?

هل تستطيع أن تخبر توم أن ماري إتصلت به؟

Tom'a söyleyecek bir şeyim yok.

ليس عندي شيء أن أقوله لتوم.

Tom'a hazır olduğunda gidebileceğini söyle.

أخبر توم أنه يمكنه الذهاب عندما ينتهي.

Tam aynı şey Tom'a oldu.

الأمر عينه حصل لتوم.

Hemşire Tom'a grip aşısı vurdu.

أعطت الممرضة توم لقاح الانفلونزا.

Tom'a orada olacağıma söz verdim.

لقد وعدت توم بأن أكون هناك.

Gerçekten Tom'a herkes inanıyor mu?

هل يصدق أحد توم فعلا؟

Onlar Tom'a olan güvenlerini kaybettiler.

لقد فَقَدوا ثِقَتَهُم في توم.

Benim için Tom'a selam söyle.

أوصل سلامي لتوم.

Tom'a bugün kimle buluştuğunu söyle.

أخبر توم بمن التقيت اليوم.

Tom'a herkesin burada olduğunu söyle.

قل لتوم أن الكل حاضر هنا.

Gerçekten Tom'a yardım etmek istiyoruz.

نريد حقا ان نساعد توم.

Tom'a bir şans vermemiz gerek.

يجب أن نُعطي توم فرصة.

Keşke Mary'yi tanıdığımı Tom'a söylemeseydim.

ليتني لم أخبر توم بمعرفتي بماري

Sanırım o email'i yanlışlıkla Tom'a gönderdim.

أنا أعتقد أني بطريق الخطأ أرسلت البريد الإلكتروني إلى توم.

Sanırım Tom'a bir şey olmuş olabilir.

أظن أن شيئا ما ربما حدث لتوم.

O takım Tom'a çok iyi uymuyor.

هذه البدلة لا تناسب توم بشكل جيد.

Tom'a doğum günü hediyesini zaten verdim.

سبق أن أعطيت توم هدية عيد ميلاده.

- Tom'la ilgilen.
- Tom'a göz kulak ol.

اعتني بتوم

Ne olduğunu Tom'a söylemediğin için teşekkürler.

شكرا لعدم إخبار توم بما حدث.

Tom'a bulaşıkları yıkamak zorunda olduğunu söyle.

أخبر توم بأن عليه غسل الصحون.

Onun Tom'a ait olduğunu nasıl biliyorsun?

كيف تعلم بملكية توم لهذا؟

Tom'a yardım etmenin benim sorumluluğum olduğunu düşünürdüm.

- أنا اعتدت أن أفكر أنه من مسؤليتي أن أساعد توم.
- أنا اعتدت أن أفكر أنه من واجبي أن أساعد توم.

Tom'a benimle çalışması için bir şans verdim.

أنا منحت توم فرصة للعمل معي.

Tek yapman gereken Tom'a terk etmesini söylemek.

- كل ما عليك فعله هو إخبار توم بأن يرحل.
- كل ما عليك فعله هو إخبار توم بأن يغادر.

Tom'a bir şey olduysa kendimi asla affetmeyeceğim.

لن أسامح نفسي إن حدث شيء لتوم.

Lütfen Tom'a olanlar için üzgün olduğumu söyle.

رجاء أخبر توم أني آسف لما حدث.

Neden Tom'a bunun benim hatam olduğunu söyledin?

لماذا أخبرت توم بأنه كان خطئي؟

Şu anda Tom'a hiç borç para veremem.

لا يمكنني إقراض توم في الوقت الحالي.

- Tom'a bir kamyon çarpmış ve oracıkta can vermiş.
- Tom'a bir kamyon çarptı ve olay yerinde hayatını kaybetti.

توم صدمته شاحنة ومات في الحال

Senden ve Mary'den gerçekten Tom'a bahsetmemi ister misin?

هل تريدني حقاً أن أخبر توم بشأنك أنتَ و ماري؟

Tom'a ne olduğu hakkında biraz daha bilmek istiyorum.

أريد أن أعرف المزيد عما حدث لتوم.

Bisikletimi ödünç almak için Tom'a kim izin verdi?

من أذن لتوم باستعارة سيارتي?

- Okula giderken Tom ile karşılaştım.
- Okuluma giderken Tom'la karşılaştım.
- Okula giderken Tom'a rastladım.

صادفت توم في طريقي إلى المدرسة.