Translation of "Ikinci" in Arabic

0.009 sec.

Examples of using "Ikinci" in a sentence and their arabic translations:

İkinci adım:

الخطوة الثانية :

İkinci olarak;

رقم اثنين:

İkinci sorum:

سؤالي الثاني هو:

İkinci olarak,

ثانياً...

İkinci tavsiyem:

رقم اثنان:

İkinci şey: meditasyon.

الأمر الثاني هو التأمل.

Neydi ikinci sorumuz?

ماذا كان ؟

Öğrendiğim ikinci şey,

والدرس الثاني الذي تعلمته

İkinci hediye psikolojikti.

العطية الثانية كانت نفسية

ikinci yıl dönümüydü

لمقتل "تشي غيفارا".

İkinci ikilem şuydu:

وكانت هذه ثاني معضلة:

İkinci dönem bitti.

انتهى الفصل الدراسي الثاني.

Tom ikinci geldi.

توم إنتهى الثاني.

Haydi ikinci adıma bakalım.

دعونا ننتقل إلى الخطوة الثانية

Yani buradaki ikinci amacım

ولذلك فإن هدفي الثاني على هذا المسرح

İkinci avantaj, çocuklar korkusuzdur.

الأهمية الثانية هي أن الأطفال لا يخافون.

İkinci çözüm, sezgilerimize güvenmemektir.

الحل الثاني هو عدم الوثوق بحدسِنا.

İkinci tüyo: "Uzmanları dinleyin."

النصيحة الثانية هي: إستمع للخبراء

Ve ikinci davranış işe,

والسلوك الثاني يظهر،

Unutmayın ikinci dünya savaşında

تذكر ، في الحرب العالمية الثانية

Henüz üniversitedeki ikinci yılımdı,

عندما كنت طالبة في السنة الجامعية الثانية.

Doktorun ofisi ikinci katta.

عيادة الطبيب في الدور الثاني.

Ve İngilizce genellikle ikinci dilleri.

وغالباً ما تكون الإنجليزية لغتهم الثانية.

Bir gün, Cambridge'de ikinci sınıftayken

وعندما كنت طالبة جامعية في السنة الثانية، أدرس الفيزياء في (كامبريدج)،

Futbol ikinci yüzyılda Çin'de oynanıyordu.

كانت كرة القدم تُلعَبُ في الصين في القرن الثاني.

Dramanın ikinci yarısı biraz sıkıcıydı.

- كان النصف الأخير من المسرحية مملاً قليلاً.
- كان النصف الأخير من الدراما مملاً قليلاً.

İkinci sırada yaşamın sonlanması geliyor.

وتأتي في المرتبة الثانية مفارقة الحياة.

Bunu yaparsanız ikinci öneri için hazırsınız:

إذا فعلت ذلك، فأنت جاهز للتوصية رقم اثنين:

İkinci Popstar'da jüri deneyimliydi, yarışmacılar deneyimliydi,

كان الحكام في المسابقة الثانية ذوي خبرة، وكان المنافسون ذوي خبرة،

Ve ikinci yarı, çözümü keşfetmekle ilgili.

والنصف الثاني يدور حول استكشاف الحل.

İkinci kelime, oldukça farklı şekilde öğreniyoruz.

أما الكلمة الثانية فنتعلمها بطريقة مخلتفة.

Yaptığımız ikinci şey biraz daha yöntemsel.

والشيء الثاني الذي نقومُ به هو المزيد من الإجراءات.

Kalbinde ikinci fark edeceğiniz şey ruhunuzdur.

الأمر الثاني الذي تكتشفه هو روحك.

Konuşmanın ikinci vitese geçtiğim kısmına geldik.

وفي هذا الوقت في الخطاب أغير إلى المستوى الثاني،

Bu ağı yaratmaktaki ikinci motivasyonum endişeydi.

القلق كان دافعاً آخر وراء العمل على هذه الشّبكة.

İkinci kuşak İtalyanların çocuğuydu. Carmelo'da tanışmışlar.

من الجيل الثاني من الإيطاليين. التقيا في "كارميلو".

Uşak Arkeoloji Müzesi'nin ikinci katına çıktığımızda

عندما نذهب إلى الطابق الثاني من متحف Uşak للآثار

İkinci katında Karun hazinesi bölümünü bulabilirsiniz

في الطابق الثاني يمكنك العثور على كنز كارون

Ağır Fransız süvarileri ikinci sırada durmalı,

سيشكّل سلاح الفرسان الثقيل الإفرنجي الصف الثاني، وسينتظرون الوقت المناسب

İkinci haftaya geldiğimizde şunu tavsiye etti:

وعندما جئنا للأسبوع الثاني، نصحني بالتالي:

İkinci başa çıkma stratejisi ise kendinizi affetmek

استراتيجية التكيف الثانية هي أن تسامحوا أنفسكم،

LB: Arifeen Rahman tıp ikinci sınıf öğrencisidir.

لوريل بريتمان: عارفين رحمن طالبة طب في السنة الثانية.

Ve sonra da ikinci derece etkiler var,

وهنا تأتي فكرة آثار المستوى الثاني،

Sonra anne ikinci kez kırmızı ışıkta geçiyor,

وتعدت الأم الضوء الأحمر مجددًا،

O, ikinci el bir araba aldığını söyledi.

قال أنه اشترى سيارة مستخدمة.

Yani bence ikinci adım da işe yaramıyor.

لذلك أعتقد أن الخطوة الثانية أيضاً لا تفيد.

Açısından daha iyi olan ikinci numarayla karşılaştırmak istiyorum.

والتي هي تأتي بعار أقل على عائلتي.

İkinci adım sekiz tatsız duyguyla baş etmekle ilgili.

الخطوة الثانية ذات علاقة بالتعامل مع الأحاسيس الثمانية المزعجة

Sonra ikinci sınıf başladı ve depresyonum iyice kötüleşti,

بعد ذلك بدأت السنة الدراسية الثانية ، واكتئابي أصبح أسوأ ،

İkinci inandığım şey ise, bu tamamen beklenmeyen birşey,

الشيء الثاني الذي أومن به - وهو غريب نوعاً ما -

İkinci yalan ise eğer bir zafer daha kazanırsam

الكذبة الثانية هي أني قادر على إسعاد نفسي،

İkinci bölüm ordunun kamplarını ve kütüklerini organize etti.

أما القسم الثاني فقد نظم معسكرات الجيش وقضبانه.

Saltanovka'da Bagration'ın İkinci Ordusu'na saldırdı, ancak kaçışını engelleyemedi

لقد دمر الجيش الثاني التابع لـ Bagration في Saltanovka ، لكنه لم يستطع منعه من

İkinci Bourbon restorasyonunun ardından, Suchet görevden alındı ​​ve

هزيمة نابليون في واترلو.

Ben ikinci kez doğacak olsam Kanadalı olmak isterim.

لو هُيئ لي الولادةَ مرةً ثانية، لرغبت أن أكون كندياً.

- Din, Leyla'nın ikinci adıydı.
- Din, Leyla'nın göbek adıydı.

كان الدّين مرادفا لليلى.

Ama lise günlerime devam ederken ikinci bir deneyim oldu.

ولكن كانت هنالك تجربة ثانية - حدثت في أيّامي في المدرسة الثانوية.

Daha anlamlı bir günlük toplantı organize edebilmenin ikinci adımı,

الخطوة الثانية لبناء تجمّعات يومية مُفعَمة بالمعنى

Fakat ilk bakış her zaman ikinci bir bakışı gerektirir.

لكن تستدعي النظرة الأولى دائمًا لحظة،

İkinci Dünya Savaşının etkisine yakın neredeyse şu anki durum

الوضع الحالي تقريبا قريب من تأثير الحرب العالمية الثانية

. Bin dokuz yüz yetmiş bir yılının ikinci Aralık ayında

ثابتة وهما الامران اللذان حصلت عليهما الامارات في وقتٍ واحد.

''İlkini tavsiye ediyorum ama ikinci kez girmemek lazım.'' dedi.

قال: "أنصح الناس بالمرة الأولى لكن عليهم ألا يدخلوا الثانية."

Ve bir anda hayatım iki yıl içinde ikinci kez değişti.

وفي لحظة تغيرت حياتي للمرة الثانية خلال عامين.

ikinci tür ise büyük gövdeli ve meyve ile beslenen yarasalar

النوع الثاني هو الخفافيش ذات الأجسام الكبيرة وتغذية الفاكهة.

Ve devam ederse İkinci Dünya Savaşının sonuçlarından daha kötü olacak

وستكون أسوأ من نتائج الحرب العالمية الثانية إذا استمرت

İkinci uzay aracı, ay gezi modülü veya 'lem' - aya inecekti.

المركبة الفضائية الثانية ، وحدة الرحلة القمرية أو "lem" - ستهبط على القمر.

Ikinci dönem bir sunum yaptım, Türkçe dersinde, amfide, 100 almıştım

قدمت عرضًا في الفصل الدراسي الثاني، بمحاضرة اللغة التركية، في المدرج، وحصلت

Lise bir ile ikinci sınıf arasında gizli bir Instagram hesabı açtım.

بين سنتي الأولى و الثانية ، أنشأت حسابًا سريًا على " إنستيجرام".

Galyalı müttefikler ikinci hatta yerleştirildi, Romalı süvariler ise arka safta beklemedeydi.

الحلفاء الغال يشكلون السطر الثاني، في حين أن الفرسان الرومانيين في المحمية

Yer almaktadır.Projeyi kurma fikrine gelince, geri dönüyor. İkinci Dünya Savaşı'nın sonu

اما عن فكرة انشاء المشروع فتعود لنهاية الحرب العالمية الثانية

- Kullanılmış bir telefon satın aldım.
- İkinci el bir telefon satın aldım.

اشتريت جوال مستعمل.

Ki bu ceza, birçok eyalette ikinci derece cinayete verilen cezadan daha fazla.

وهذه المدة أكثر مما تحكم عليه العديد من الولايات بسبب جرائم قبل الدرجة الثانية.

Masurian'da kitlesel bir ikinci Alman zaferi Göller Rusları geri çekilmek için zorlar.

A الفوز الثاني المانى ضخم في ماسوريان القوات البحيرات الروس إلى التراجع.

Ile konut sağlamak anlamına gelir . İkinci faydaya gelince, uzmanlara göre bu binalar

بجماليةٍ اكثر. اما ثاني الفوائد وذلك وفق مختصين ان تلك المباني

Maharbal, Hannibal'ın ikinci komutanı onları karşılamak üzere hareket edip, sürpriz bir saldırı düzenliyor.

لقد خرج مهاربال، الرجل الثاني في القيادة، لمقابلتهم وشن عليهم هجومًا مفاجئًا

İkinci ve üçüncü aşamalar uzay aracını Dünya yörüngesine ve daha sonra Ay'a taşıdı.

حملت المرحلتان الثانية والثالثة المركبة الفضائية إلى مدار الأرض ، وما بعدها إلى القمر.

İkinci hedefi ise Kartaca'nın Iberya üzerinde ki varlığına ne pahasına olursa olsun baskı kurmaktı.

هدفه الثاني هو الضغط على المقتنيات القرطاجية في أيبيريا بأي وسيلة

Patron olan Napolyon'a olan bağlılığını sorguladığında , Berthier, "Unutma ki bir gün Bonaparte'a ikinci olmanın iyi bir şey olacağını unutma."

، أجاب بيرتييه ، "تذكر أنه يومًا ما سيكون من الجيد أن تحتل المرتبة الثانية بعد بونابرت".