Examples of using "Rota" in a sentence and their turkish translations:
Valizim kırık.
Kutu bozuktur.
Bu sandalye kırık.
Duş bozuk.
Radyo bozuk.
Çiçek saksısı kırık.
Benim kırık bir tırnağım var.
O utanmaz.
Şofbenimiz bozuk.
O, bozuk bir kamera buldu.
Kuşun kanadı kırıldı.
Kırık bebek benim.
O kırık masayı onardı.
Benim merdivenim kırık değil.
Tom'un kırık bir bacağı var.
Babam kırık bir sandalyeyi onardı.
Tom'un radyosu bozuldu.
Çünkü benim eski merdivenim kırık.
O bozuk.
Tom züğürttü.
Bu kırık.
Neredeyse beş parasızız.
Sandalyenin bir ayağı kırık.
ve bebek maskesi kırık.
bozuk olan her düzene karşıydı
özgür demokrasi kırılmış.
Hırsız, kırık bir pencereden girdi.
Kırılan pencere için beni suçladılar.
Tom bacağının kırık olduğunu düşünüyor.
Yüzemem. Benim bacağım kırık.
Bu kapıyı kapayamam. Kırılmış.
Onun utanması yok.
Bu pencere bir aydır kırık.
Duş bozuk.
Babam kırık sandalyeyi tamir etti.
Ben ata binemem. Bacağım kırık.
Kabin fırtına tarafından parçalara ayrıldı.
Ayağının kırık olmadığından emin olmam gerekiyor.
Dün o kırık radyoyu tamir etmeye çalışarak iki saat harcadım.
bunun sonucunda kırılan parça haddinden çok fazla büyük olduğu için
Gel şu ampule bakalım, gevşek mi yoksa gerçekten bozuk mu?
Tom Mary'ye kırık sandelyeyi tamir etmesini ne zaman söyledi?
Buzdolabımız bozuldu.
Peter'in ofisindeki yazıcı bozuk ve artık yazdırmıyor.
Yeni bir masa alacaktım ama kocam kırık bacağı onardı.