Examples of using "Preguntarme" in a sentence and their turkish translations:
Bana ne sormak istedin?
Bana bir soru sormak istiyor musun?
Yani bu beni meraklandırdı:
Bana istediğiniz herhangi bir soruyu sorabilirsiniz.
Bana sormak istediğin bir şey var mı?
Sorduğunuz için teşekkürler.
Bunu bana sormaya hakkın yok.
Bana nerede olduğumu bile sormayacak mısın?
Sanırım dün gece kimle birlikte olduğumu bana sormak istiyorsun.
Sanırım bana dün ne yaptığımı sormak istiyorsun.
Ne istediğimi bana sormak istemiyor musun?
Sanırım bana Tom hakkında soru sormak için buradasın.
Bana sormaya tereddüt etmeyin.
Gezgin bana yol sormak için durdu.
Kendime "Neden böyle?" diye sormadan yapamıyorum.
Ben de düşünmeye başladım, nasıl yapsak da günlük toplantılarımızda
Bunun fark yaratıp yaratmadığını merak etmeden yapamıyorum.
İstediğin bir şey olursa benden istemeye çekinme.
Tom'u bul ve bana sorduğun şeyi ona sor.
Sanırım dün öğleden sonra nerede olduğumu bana sormak istiyorsun.
Sadece bunun başka biri için aynı olup olmadığını merak edebilirim.
Neden daha önce sormak için gelmedin?