Examples of using "Planeado" in a sentence and their turkish translations:
Planlanmıştı.
Bunun hepsi planlandı.
O planlanmış değildi.
Planlanmış bir şeyim vardı.
Planlandığı gibi, üç aylık bir süre zarfında...
Kız arkadaşımla kayak yapmaya gitmeyi planlıyorum.
Günlerdir bu partiyi planlıyorum.
Şimdiye kadar hiçbir şey planlanmadı ama kim bilir.
Bu bittikten sonra ne yapmayı planlıyorsun?
Tom'un gitmek için hiçbir planı yok.
Şu anda seyahat etme planım yok.
Tom asla bu kadar uzun süre kalmayı planlamadığını söyledi.
Eğer Amy buluşmanın iyi geçeceğine göre plan yapsaydı
Tom iş için sadece bir ya da iki gün Boston'da kalmayı planlamıştı.
Bu gece için ne planladın?
Tom Mary'ye ne söylemeyi planladığını söylemeyi unuttu.
Sunucumuz planlanan bakım için 20 Ekim'de çevrimdışı olacak.
Onu yapmayı planlamadım.
Tom Mary'ye Boston'a kiminle gitmeyi planladığını sordu.