Examples of using "Micrófono" in a sentence and their turkish translations:
Bana mikrofonu ver.
Mikrofon sizindir.
bak mikrofonu açayım mı?
Mikrofonu eline alıyor ve şunu diyor:
Tom mikrofonu Mary'den alıp götürdü.
Yanında mikrofonum olmadan duruyorum.
ve buraya da bir mikrofon yerleştirdik.
Bir ekran, mikrofonum, kravatım olabilir.
mikrofon açıldığında kalite birazcık düşüyor
onun mikrofonunu açıyor ve sesini alıyor diğer insanlarda duyuyor
Az önce mikrofonum çalışmadı, sebebini bilmiyorum.
onay verirlerse kamerısını ve mikrofonunu öğretmen açabiliyor
siz izin vermedikçe de kimse sizin mikrofonunuzu ve kameranızı açamıyor
genelde öğretmenler şöyle yapıyor herkesin mikrofonunu kapatıyor