Translation of "Matarme" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Matarme" in a sentence and their turkish translations:

- Tratas de matarme.
- Estás intentando matarme.

Beni öldürmeye çalışıyorsun.

¿Quieres matarme?

Beni öldürmek mi istiyorsun?

Quieres matarme.

Sen beni öldürmek istiyorsun.

Quieren matarme.

- Onlar beni öldürmek istiyor.
- Beni öldürmek istiyorlar.

- ¿Estás intentando matarme?
- ¿Están tratando de matarme?

Beni öldürmeye mi çalışıyorsunuz?

Va a matarme.

- O beni öldürecek.
- O beni katledecek.

Alguien intentó matarme.

Birisi beni öldürmeye çalıştı.

¿Quién quiere matarme?

Beni kim öldürmek istiyor?

¿Estás intentando matarme?

Beni öldürmeye mi çalışıyorsunuz?

Mi hermano quiere matarme.

Erkek kardeşim beni öldürmek istiyor.

Alguien ha intentado matarme.

Biri beni öldürmeye çalıştı.

¿Por qué queréis matarme?

Neden beni öldürmek istiyorsunuz?

¿Por qué quieres matarme?

Neden beni öldürmek istiyorsun?

Tom está intentando matarme.

Tom beni öldürmeye çalışıyor.

- Me quieren matar.
- Quieren matarme.

- Onlar beni öldürmek istiyor.
- Beni öldürmek istiyorlar.

Mi hermano va a matarme.

Erkek kardeşim beni öldürecek.

¿Por qué alguien querría matarme?

Neden biri beni öldürmek istesin ki?

Ese hombre trató de matarme.

- O piç beni öldürmeye çalıştı.
- O pislik beni öldürmeye çalıştı

Ella está a punto de matarme.

O beni öldürmek üzere.

El pistolero loco amenazó con matarme.

Çılgın silahlı adam beni öldürmekle tehdit etti.

Como él no podía matarme, lo maté.

O beni öldüremediği için ben onu öldürdüm.

Tal vez yo sea infeliz, pero no pretendo matarme.

Belki mutsuzum ama kendimi öldürmeyi amaçlamıyorum.

Amenazaron con matarme, así que les di la cartera.

Beni öldürmekle tehdit ettiler, bu yüzden cüzdanımı onlara verdim.

- Fadil me va a matar.
- Fadil va a matarme.

Fadil beni öldürecek.

- Mi esposa va a matarme.
- Mi esposa me va a matar.

Karım beni öldürecek.

- Tengo miedo de que Tom vaya a matarme.
- Temo que Tom me mate.

Tom beni öldürmesinden korkuyorum.

- Cuando lo vi, pensé que iba a asesinarme.
- Cuando lo vi, pensé que iba a matarme.

Onu gördüğümde, beni öldüreceğini sandım.