Examples of using "Llevando" in a sentence and their turkish translations:
Sayısını tutuyorum.
Konuyu fazla abartıyorsun.
Bu sonsuza kadar sürer.
Annenle babanın arası nasıl?
Döllenmiş yumurtalarını sığ sulara getiriyorlar ki...
Çalışanları ile iyi geçiniyor.
Ödeviyle arası nasıl?
O, laboratuvarında deneyler gerçekleştiriyor.
Yeni sınıf arkadaşlarınla aran nasıl?
Bugün Mary'nin kullandığı parfümün kokusunu sevmiyorum.
Tom güneş gözlüğü takıyor.
Hayır, projenin kendisinden değil, onu yönetme şeklinden bahsediyorum.
Tom'un kırmızı bir çanta taşıdığını hiç hatırlamıyorum.
Fakat artık bizim okyanuslarda yarattığımız etkiler de gece hayatında yeni davranışlar doğurmaktadır.
Fiyat etiketi hâlâ Tom'un giydiği gömlekte.
Bu mezgitleri kuzeye gitmeye ve daha soğuk bölgeleri aramak için
İktidar partisi muhalefete karşı bir karalama kampanyası yürütüyor.
O elbiseyi giyerek nasıl göründüğünü düşünüyorsun?