Translation of "Entrenamiento" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Entrenamiento" in a sentence and their turkish translations:

Tom necesita entrenamiento.

Tom'un eğitime ihtiyacı var.

Del entrenamiento, las simulaciones,

eğitimler, simülasyonlar,

Añado esto al entrenamiento.

ben bunu yanına bir de eğitimi ekliyorum

Huí del campo de entrenamiento.

Eğitim kampından kaçtım.

Y envió a los policias al entrenamiento.

ve polislerini eğitime gönderdi.

Sin dinero, sin entrenamiento para este trabajo

Para yok bu iş için bir eğitimi de yok

Vi a un equipo transformado gracias al entrenamiento.

Koçluk sayesinde bir ekibin dönüşüm geçirdiğini gördüm.

Un joven piloto en un vuelo de entrenamiento militar

askeri uçuş eğitimindeki genç bir pilot

Cerrando al brecha entre el entrenamiento y la competencia,

idman ve yarışma arasındaki açığı kapayarak gözler üzerimizdeyken

Lleva muchos años de entrenamiento convertirse en un astronauta.

Astronot olmak için olan eğitim yıllarca sürer.

Todo ha servido para financiar viajes a campos de entrenamiento,

hepsi silah ve cephane ya da patlayıcı malzemeleri satın alan

Tom se dio un baño de hielo después de su entrenamiento.

Tom antrenmanından sonra buz banyosu yaptı.

Bueno, se convierte en un restaurante que es un campo de entrenamiento

Pekala bu, gelecekteki restoran sahipleri için tüm tehlikelerin

Nuevo ducado de Varsovia, donde supervisó el reclutamiento y entrenamiento de las tropas polacas.

, Polonya birliklerinin işe alınmasını ve eğitimini denetlediği yeni Varşova Dükalığı'nın genel valisi oldu .

Lo que los atletas comen es tan importante como el tipo de entrenamiento que hacen.

Sporcuların yedikleri yiyecek tam olarak ne tür egzersizleri yaptıkları kadar önemlidir.

Aún a una temprana edad Baibars mostró una destreza militar excepcional y al término de su entrenamiento

Genç yaşta bile Baybars istisnai bir askeri kahramanlık gösterdi ve eğitimini tamamladığında

Y un capataz duro, imponiendo la disciplina y el entrenamiento regular, mientras prestaba atención al bienestar de

atarak, disiplin ve düzenli eğitimi uygulayarak, olağanüstü bir yönetici

Tantas presas lo convierten en un campo de entrenamiento ideal para que un joven jaguar aprenda a valerse por sí mismo.

Bu kadar çok av olması burayı ideal bir eğitim alanı yapar. Kendi başının çaresine bakmayı öğrenen bir jaguar için mesela.

La resistencia es la capacidad de llevar a cabo una actividad física o mental durante un período de tiempo prolongado sin cansarse. Se puede aumentar la resistencia con el entrenamiento, el mantenimiento de un estilo de vida saludable y el consumo de una dieta sana y equilibrada.

Yaşama gücü yorulmadan zamanın geniş bir süreci için bir fiziksel veya zihinsel aktivite taşıma kapasitesidir. Sen sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürerek sağlıklı ve dengeli bir diyet tüketerek, eğitim tarafından yaşama gücünü artırabilirsin.