Examples of using "Ello" in a sentence and their turkish translations:
Onu almaya git.
Ben bunun farkındayım.
Biz o konuda hiç konuşmadık.
Devam et.
Onun üzerinde çalışıyorum.
O, ne içeriyor?
Onun hakkında hayal kuruyorum.
Bana ondan bahset!
O bundan pişman olacak.
Bunun hakkında düşünüyordum.
- Ben onunla ilgilenirim.
- Bu iş bende.
Bundan emin olabilirsiniz.
Bunu düşünmek istemiyordum.
Hepimiz sahadayız.
Bu konuda ona sorun.
Bana onun hakkında her şeyi söyle.
Onunla ilgileneceğiz.
Onu garantiye aldım.
Bu konudan haberdar olmak istiyorum.
Ben bunu düşünüyorum.
Onun oldukça farkındayım.
Bana ondan bahsetti.
Ben onunla yaşayabilirim.
Ona alışmam lazım.
O konuda düşündün mü?
istendiği gibi çalışıp çalışmadığı.
fakat bunları konuşmamız gerek
Bunun için de Pazar çizimi dediğim
Bana onun ayrıntılarını verin.
Onun hakkında onunla tartıştım.
O onun için ödeme almadı.
Onun üstesinden gelirim.
Sadece onu unutmak istiyorum.
Tom onun hakkında mutluydu.
Onu ödemeliyim.
Bu konuda yüzde yüz eminim.
Ben şu ana kadar buna alıştım.
Onun hakkında konuşamam.
Şimdi onun hakkında konuşmak ister misin?
Açıklama gereksiz.
Bunun hakkında konuşmamayı tercih ederim.
Bundan daha fazla bahsetmeyelim.
Lütfen bana ondan bahset.
Ona alışacaksın.
Ben onun hakkında konuşmak istemiyorum.
Onun için hazırlık yapmak zorundayız.
Artık onun hakkında asla düşünmüyorum.
Onun hakkında düşünün.
Ben bunun hakkında hiç düşünmedim.
Bu konu hakkında bir şeyler yaptık, değil mi?
Bu sahneye o sayede mi çıktım?
Başından beri bizzat gördüm,
Ben onun hakkında düşüneceğim.
Onun hakkında şüpheli bir şey yok.
O, bunun hakkında konuşmamayı tercih eder.
O, o konuda konuşmamayı tercih eder.
O bunun hakkında düşünmek istemiyordu.
- Birkaç gün içinde onun hakkında konuşacağız.
- Birkaç güne onun hakkında konuşacağız.
Tom zaten onun üzerinde çalışıyor.
Bu konuda konuşmak istemiyorum artık.
Onunla ilgili kanıtım yok.
Ondan bıktığımı söyledim.
Bunda yanlış bir şey yoktur.
Bu intihara eğilimli olur.
Buna çok düşkün değilim.
Bununla ilgili bir sorun görmüyorum.
Onun hakkında daha sonra konuşabiliriz.
Buna o kadar dikkat etmemiştim.
Onun hakkında Tom'la konuştum.
Bana onunla başa çıkabileceğini söyledin.
Hesabı ben ödeyeceğim.
Bu konuda benimle konuştu.
O konuyu atımla konuşacağım.
Tom onun hakkında bir şey bilmiyordu.
Bunu daha önce düşünmeliydim.
Gerçekten bunun hakkında konuşmak istemiyorsun, değil mi?
Bunun için, bu gece iki numara yapacağım.
Çünkü, eğer mutluluğumuz bu duruma bağlıysa--
Sadece hayatınız söz konusuysa.
Bunu kuramlaştırmak zorunda değilsiniz.
Ona gülmekten kendini alamadı.
Onun için ödesin.
- Annesi sürekli bundan şikayet eder.
- Annesi sürekli olarak bundan şikâyet ediyor.
Onun hakkında düşünmeden edemiyorum.
Bütün gün bunu düşündüm.
Bunu yapmak için, projeksiyon denilen bir işlemi kullandılar.
Onun hakkında Tom'la konuşacağımı söyledim.
Zaman zaman onu düşünürüm.
- Ona girmeyelim, lütfen.
- O konuya girmeyelim lütfen.
Onu yanıtlayabilir misin?
Onun için git.
Mary o konuyu arkadaşlarıyla konuştu.
Bunun çoğu Fransızca.
Bunun hepsinin bittiğine memnun oldum.