Translation of "Divorcio" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Divorcio" in a sentence and their turkish translations:

Tom quiere el divorcio.

Tom boşanmak istiyor.

Nada debería impedir el divorcio.

Hiçbir şey boşanmayı önlememeli.

- Quiero divorciarme.
- Quiero el divorcio.

Boşanmak istiyorum.

Pensé que querías el divorcio.

Boşanmak istediğini düşündüm.

Toma tiempo superar un divorcio.

Bir boşanmanın etkisinden kurtulmak zaman alır.

Muchas parejas terminan en el divorcio.

Birçok çift boşanma ile biter.

El divorcio se está popularizando últimamente.

Boşanma bugünlerde daha yaygın oluyor.

Quieres el divorcio, ¿no es así?

Boşanmak istiyorsun, değil mi?

Al mismo tiempo, si la mujer quiere el divorcio y el hombre no quiere el divorcio

Aynı zamanda boşanmayı kadın isterse ve erkek boşanmak istemiyorsa

Ellos no se ven desde el divorcio.

Onlar boşanmadan beri birbirlerini görmediler.

Tal vez ambos quieren definitivamente el divorcio.

Belki de onların ikisi de kesinlikle boşanmak istiyorlar.

El divorcio generalmente es una ruptura dolorosa.

Boşanma genellikle acı bir ayrılıktır.

La esposa de Tom pidió el divorcio.

Tom'un karısı boşanma davası açtı.

La Iglesia Católica se opone al divorcio.

Katolik kilisesi boşanmaya karşıdır.

Ella le dijo que quería el divorcio.

Ona boşanmak istediğini söyledi.

¿Acaso estás pensando seriamente en el divorcio?

Boşanmayı ciddi olarak düşünüyor musun?

Tom le pidió el divorcio a Mary.

Tom, Mary'den boşanmak istedi.

Tom y Mary tuvieron un divorcio desagradable.

Tom ve Mary kötü bir ayrılma yaşadı.

Si alguna vez han pasado por un divorcio amargo,

zorlu bir boşanma süreciyle mücadele ettiyseniz

Las noticias sobre su divorcio fueron una gran sorpresa.

Onun boşandığı haberi büyük bir sürprizdi.

Oír acerca del divorcio de Tom fue un shock.

Tom'un boşanması hakkında duymak bir şoktu.

Tom le dijo a Mary que quería el divorcio.

Tom Mary'ye boşanmak istediğini söyledi.

No he visto a mi exmujer desde nuestro divorcio.

Eski karımı boşanmamızdan beri görmedim.

La esposa de Tom pidió el divorcio después del incidente.

Tom'un karısı olaydan sonra boşanma davası açtı.

divorcio en la sociedad egipcia, ya que cifras oficiales procedentes de

her iki dakikada bir yeni bir boşanma davası meydana geldiğini söylediği

El divorcio fue finalizado esta mañana en el despacho del abogado.

Boşanma avukatın ofisinde bu sabah sona ermiştir.

Jeff y Mia están haciendo un último esfuerzo para evitar el divorcio.

Jeff ve Mia boşanmayı önlemek için son bir çaba sarf ediyorlar.

Mayor propagación del divorcio, lo que empujó la idea del experimento matrimonial a la

en yüksek ülkelerden biri yapar, bu da evlilik deneyi fikrini

Httalego puede no ser para complementar el divorcio antes de que transcurra un período de tiempo Qdrnaha

Httalego, Qdrnaha gibi bir süre dolmadan önce boşanmayı tamamlamaya izin verilmez

Bienes muebles en caso de separación y divorcio, y a partir de aquí, Mahran sugirió que el

tüm listesini iade etmekle yükümlü bir beyanda ve buradan,

Para él, el divorcio es un buen invento, con una única desventaja: primero te tienes que casar.

Onun için boşanma tek dezavantajla iyi bir buluş: ilk önce evlenmek zorundasın.

De ir a través de los procedimientos legales para el divorcio, ofreció una iniciativa para la reconciliación entre los

yerine , eşler arasında uzlaşma için bir girişim teklif

Egipto dicen que se produce un nuevo caso de divorcio cada dos minutos, lo que convierte a Egipto en uno de los países con

için Mısır toplumunda boşanmanın yayılmasını sınırlamaktır , bu da Mısır'ı boşanmanın yayılmasında