Translation of "Colgando" in Turkish

0.086 sec.

Examples of using "Colgando" in a sentence and their turkish translations:

Estoy colgando una foto de mi abuela.

Büyükannemin bir resmini asıyorum.

- Estoy colgando una foto de mi abuela.
- Estoy colgando en la pared una foto de mi abuela.

- Duvarımda büyükannemin bir resmi asılı.
- Duvarımda anneannemin bir fotoğrafı asılıdır.

Tom está colgando una pintura en la pared.

Tom duvara bir resim asıyor.

Se sentó en la silla con sus piernas colgando.

O bacakları sarkık bir şekilde bir sandalyeye oturdu.

Y vio a sus padres colgando de un ventilador de techo.

zamanı hatırlamıyor.

La silla era demasiado alta y me quedé con los pies colgando.

Sandalye çok yüksekti ve kendimi havada asılı bacaklarım ile buldum.

Tom se sentó en el muelle, colgando sus pies en el agua.

Tom ayaklarını suya sarkıtarak iskelede oturdu.

Tom fue quien me regaló la pintura que está colgando encima de mi chimenea.

Şöminemin üstünde asılı duran tabloyu bana veren kişi Tom'du.

A Tom le gusta sentarse en el muelle con sus pies colgando en el agua.

Tom rıhtımda ayaklarını suya sarkıtarak oturmayı sever.