Examples of using "Atrevido" in a sentence and their turkish translations:
Onun fikrini savunmaya cesaret ettim.
Onunla konuşmaya asla cesaret etmedim.
Kimse doktora karşı çıkmaya ne cesaret etmiş ne de bunu düşünmüş.
İşte gece şehirde avlanan sarı renkte bir fırsatçı.