Examples of using "Asiento" in a sentence and their turkish translations:
Oturun.
Bana bir yer ayır.
Oturun.
Oturun.
koltuk belası
Oturun.
Bir koltuk kapın.
o koltuğu kapıvermişti
Boş bir koltuk var mı?
Tom bir koltuk ayırdı.
Lütfen oturun.
Bu yer boş mu?
Lütfen oturun.
O koltuk alındı.
Koltuğuma geri gittim.
- Benimle yerleri değiştirir misin?
- Benimle yer değişir misin?
- Benimle yer değişir misiniz?
O koltuk müsait mi?
Bu koltuk boş.
Bu koltuk ayrıldı mı?
Orada bir koltuk var.
Bu koltuğu benim için ayırır mısın?
Bu koltuk boş mu?
Geniş bir koltuk istiyorum.
Tom benim için bir koltuk ayırdı.
- Affedersiniz, burası dolu mu?
- Affedersiniz, bu sandalye dolu mu?
Arka koltuğa binin.
Lütfen benim yerimi ayırın.
Koltuğuma dönmeliyim.
Tom koltuğundan sıçradı.
Affedersiniz, o koltuk alınmış mı?
Şimdi koltukları değiştirebilir miyim?
Lütfen buraya oturun.
Koltuğumu değiştirmek istiyorum.
Affedersiniz, bu koltuk hala ücretsiz mi?
Ona bir koltuk buldu.
O, ona koltuğunu gösterdi.
Koridor tarafı koltuk istiyorum.
Bu koltuğa sığmıyorum.
Cam kenarı koltuk istiyorum.
Koltuğunu yaşlı bir kadına önerdi.
hepimiz kolektif geleceğimizi şekillendirdiğimiz
Sigara içilen bölümde bir koltuk istedim.
Allahtan, o iyi bir koltuk buldu.
Yakında seni oturtabiliriz.
O, bana iyi bir koltuk buldu.
Lütfen yerinize dönün.
Bu koltuğu biri için mi ayırıyorsun?
Bu koltukta kimse yok.
Oturur oturmaz,uyuya kaldım.
Tom koltuğundan kalktı.
Bunun sizin yeriniz olduğunu düşünmedim.
Tom'a yer ayırdım.
Buna karşılık, "Hanımefendi o zaten benim koltuğum!" demez mi?
İyi bir koltuk almak için erken gidin.
Tom Mary'ye bir yer ayırdı.
Tom Mary'ye bir sandalye teklif etti.
Affedersiniz. Bunun sizin koltuğunuz olduğunu düşünmüyordum.
Tom yardımcı pilot koltuğundadır.
Buyurun oturun.
Bu trende yer ayırtmak istiyorum.
Bu koltuğun meşgul olmadığını umuyorum.
Affedersiniz. Onun benim koltuğum olduğuna inanıyorum.
Tom yolcu koltuğundaydı.
- Lütfen oturun.
- Buyurun oturun.
Yerimi yaşlı bayana verdim.
- Benimle yerleri değiştirir misin?
- Benimle yer değişir misin?
- Benimle yer değişir misiniz?
Erken çıktım böylece iyi bir koltuk alabildim.
Benim koltuğum nerede?
Pencere yanında koltuk istiyorum.
Yerimi yaşlı bayana verdim.
O, koltuğunu yaşlı bir kişiye verdi.
Bu koltuk tutuldu.
Bu benim koltuğum.
Özür dilerim! Zannedersem benim yerimde oturuyorsunuz.
Sandra trende bana koltuğunu önerdi.
Bu koltuk dolu mu?
Pencere yanı mı yoksa koridorda mı bir yer istersiniz?
Tom yaşlı bir bayana koltuğunu verdi.
Arabanın arka koltuğu üç yolcu alır.
Pek çok kişi tarafından ruhun merkezi olarak düşünüldü,
Uçağa bindim ve koltuğumda bir şeyler vardı.
Tom cüzdanını araba koltuğunun altına koydu.
Bence oturmalısın.
İşte oturabileceğin rahat bir sandalye.
Bu koltuktan sahneyi iyi göremiyorum.
Sigara içilmeyen bölümde bir koltuk istedim.
Tom Mary'nin koltuğundan kalkmasına yardımcı oldu.
Bir yer boşalana kadar beklemeniz gerekiyor.
Siz koltuğunuzu bulana kadar sizin için tutayım
Salonda bir tek boş koltuk yoktu.
İyi bir koltuk istiyorsan, oraya erken gitmelisin.
İyi bir koltuk bulacak kadar şanslıydım.
O, koltuğundan kalktı.