Translation of "Asia" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "Asia" in a sentence and their turkish translations:

- Japón queda en Asia.
- Japón está en Asia.

Japonya Asya'dadır.

Soy de Asia.

- Ben Asyalıyım.
- Asyalıyım.

Tailandia está en Asia.

- Tayland Asya'dadır.
- Tayland, Asya'dadır.

Japón queda en Asia.

Japonya Asya'da yer almaktadır.

Japón está en Asia.

Japonya Asya'dadır.

Solo en India y Asia,

Sadece Hindistan ve Asya'da,

Pero vinimos de Asia central

Fakat biz Orta Asya'dan geldik

Hay mucha gente en Asia.

- Asya'da bir sürü insan vardır.
- Asya'da çok sayıda insan var.
- Asya'da birçok insan vardır.

No podemos competir con Asia.

Asya ile rekabet edemeyiz.

Adoptaron dos niños de Asia.

Asyalı iki oğlanı evlat edindiler.

La India está en Asia.

Hindistan Asya'dadır.

- Asia es mucho mayor que Australia.
- Asia es mucho más grande que Australia.

Asya Avustralya'dan çok daha büyüktür.

Él visitó muchos países en Asia.

O, Asya'da birçok ülkeyi ziyaret etti.

Me interesa la historia de Asia.

Asya tarihi ile ilgileniyorum.

Si viajan por Asia hoy en día,

Bugün Asya'da gezerseniz

Cuando vamos a nuestros antepasados, Asia Central

Atalarımıza yani Orta Asya'ya kadar gittiğimizde

El siglo XXI le pertenece a Asia.

21. yüzyıl Asya'ya aittir.

Asia es mucho más grande que Australia.

Asya Avustralya'dan çok daha büyüktür.

Los elefantes viven en África y en Asia.

Filler Asya ve Afrika'da yaşarlar.

¿Rusia es parte de Europa o de Asia?

- Rusya; Avrupa'nın mı, Asya'nın mı bir parçasıdır?
- Rusya Avrupa'nın mı yoksa Asya'nın mı bir parçasıdır?

Karan Gupta: Este es el mayor barrio de Asia.

Karan Gupta: Bu Asya'nın en büyük kenar mahallesi.

CIEMPIÉS DEL BOSQUE DE ASIA Agresivo y súper rápido,

Agresif ve çok hızlı olan

Alguna vez conocidos como "los países balcánicos de Asia",

Eskiden "Asya'nın Balkanları'' olarak bilinen Güneydoğu Asya

Aquí están nuestros ajustes de fábrica en Asia Central

İşte bizim fabrika ayarlarımız Orta Asya

Algunos estudiantes eran de Asia, y otros de Europa.

Öğrencilerden bazıları Asyalı ve diğerleri Avrupalıydı.

Kazajistán es el país más grande de Asia Central.

- Kazakistan, Orta Asya'daki en geniş ülkedir.
- Kazakistan Orta Asya'daki en büyük ülkedir.

Hong Kong es la economía menos regulada en Asia.

Hong Kong Asya'daki en az düzenlenmiş ekonomidir.

Él ha vuelto de sus viajes en Asia Central.

Orta Asya'daki seyahatlerinden döndü.

Hong Kong se conoce como la Perla de Asia.

Hong Kong Asya'nın İncisi olarak adlandırılmaktadır.

Grande, musculoso y naranja encendido, el icónico orangután de Asia.

Büyük, kuvvetli ve ateş turuncusu. Asya'nın simge hâline gelmiş orangutanı.

Existe una situación similar en los turcos de Asia Central.

Orta Asya Türkler'inde yine buna benzer bir durum var ortada

La población de Europa es menor que la de Asia.

- Avrupa Asya'dan daha küçük bir nüfusa sahiptir.
- Avrupa'nın Asya'dan daha az nüfusu var.
- Avrupa'nın Asya'dan daha az nüfusu vardır.

Kazajistán es uno de los países desarrollados en Asia Central.

Kazakistan, Orta Asya'daki gelişmiş ülkelerden biridir.

En Asia, el francés a menudo es asociado con el romance.

Asya'da Fransız dili genellikle romantizmle ilişkilendirilir.

Mientras contamos a los extraordinarios 72 animales peligrosos: Asia. Subtítulos: Eiren Suárez

ve zamanın ötesine geçebilmelerine saygı ve hayranlık duyun. Altyazı çevirmeni: Levent Aladağ

El auge del espíritu emprendedor que está presente hoy en toda Asia.

bugün tüm Asya'da gördüğünüz girişimciliğin yükselişini açıklayabilir.

La ciudad de Zamboanga es conocida como la ciudad latina de Asia.

Zamboanga City Asya'nın Latin kenti olarak bilinmektedir.

El idioma portugués es hablado en algunas regiones de Asia y Oceanía.

Portekiz dili Asya'nın ve Okyanusya'nın bazı bölgelerinde konuşulur.

Enrédate con el ciempiés del bosque de Asia y tendrás un mal día.

Asya orman kırkayağına bulaşırsanız doğduğunuza pişman olursunuz.

Hacia la parte seca de Asia. Hay que aprovechar el deshielo de Alaska

içme suyu götürmeliyiz. Alaska'da eriyen buzdan faydalanıp

Almacenar sal sería similar ya sea que estés en Asia o en África;

Asya veya Afrika'da olun, tuz saklama şekliniz benzer

Son las últimas horas de la noche, pero las selvas de Asia siguen en la oscuridad.

Gecenin artık son saatleri. Ama Asya'nın yağmur ormanları hâlâ karanlığa gömülü.

Mundo. Mientras que más de ciento cincuenta millones de personas, la mayoría de ellas en Asia,

deniz seviyesinden bir metre yükseklikte yaşıyor. Bu

La acupuntura es una forma de medicina alternativa que es popular en el este de Asia.

Akupunktur Doğu Asya'da popüler olan alternatif bir tıp şeklidir.

SUDESTE DE ASIA Hoy, están extintos en todas partes excepto en las islas de Sumatra y Borneo,

Günümüzde, Sumatra ve Borneo adaları dışında her yerde soyları tükendi.

Se ahogará mientras la ciudad de Venecia desaparecerá del mapa. En Asia, las principales ciudades se inundarán en el

olacak. Asya'da, büyük şehirler Doğu Çin'in yanı sıra Hindistan ve Japonya'da

De pronto, el único sobreviviente de los grandes simios de Asia comenzó a lanzarle ramas a Scourfield y a su guía.

Asya'nın hayatta kalan birkaç büyük maymunundan biri, birden Scourfield ve rehberine dal fırlatmaya başladı.

Las personas que usan tenedores mayormente son de Europa, América del Norte y Sur; los que usan palillos son del este de Asia y los que usan sus dedos son de África, Medio Oriente, Indonesia e India.

Çatal kullanıcıları temel olarak Avrupa, Kuzey Amerika ve Latin Amerika'da; yemek çubuğu kullanıcıları Doğu Asya'da ve parmak kullanıcıları ise Afrika, Orta Doğu, Endonezya ve Hindistan'dadırlar.