Examples of using "терпения" in a sentence and their turkish translations:
Tanrım bana sabır ver!
Sabrını yitirme!
Bu, sabır gerektirir.
Bazı insanların hiç sabrı yoktur.
Biraz sabırlı ol.
İngilizce öğrenmek sabır gerektirir.
Her şeyden önce, sabırlı olun.
Ebeveynlerin çok sabra ihtiyaçları var.
Benim sabrım yok.
Ve ben sabırsızım.
Yabancı dil öğrenmek sabır gerektirir.
Sadece sabırlı olmak zorundayız.
Çocuklar bazen sabırdan yoksun olur.
Sabreden derviş sabretmekten gebermiş.
Bir ya da iki gün daha sabret.
Bu zaman, para ve sabır alacak.
Çocuklar için hiç sabrım yoktur.
Bunun için sabrım yok.
Böylesi bir iş büyük sabır ister.
Bu tür iş çok sabır gerektirir.
Sorun senin yeterince sabırlı olmaman.
Bana karşı çok sabırsızsın.
Bütün ihtiyacımız biraz sabır.
Çalışırken çok sabıra gerek duyarız.
Sabırlı olmalısın.
Senin sorunun yeterince sabırlı olmaman.
Biraz daha sabırla, başarırdın.
Ya rab, bize sabır ver!
Biraz daha sabırlı olman gerekirdi.
Her şeyin birbiriyle bağlantılı olmasının güzelliğinden zevk almak için
Sabrımın sonundayım.
Birazcık daha sabırlı olsaydın yapbozu bitirebilirdin.