Examples of using "справедливо" in a sentence and their turkish translations:
Adil görünüyor.
Bu adil.
- Yeterince adil.
- Yeterince makul.
- Gayet makul.
- Öyle olsun.
- Akıllıca.
Bunun adil olduğunu düşünüyorum.
Adil mi?
Bunun adil olduğunu düşünüyor musun?
Onun adil olduğunu düşünüyor musun?
Bu adil, değil mi?
ama haklı öyle bir kandırıyor ki
Kırıcı ama adil.
O adil.
Hiç adil değil.
Bunu adil buluyor musunuz?
Bu biraz adil değil.
Adil şekilde cezalandırıldı.
Bunun adil olduğunu düşünüyoruz.
Bunu adil buluyor musun?
- Bunun adil olduğunu sanmıyorum.
- Onun adil olduğunu sanmıyorum.
O krallığı adil şekilde yönetti.
Onlara adil davranılıyor mu?
Herkese dürüst bir biçimde davranalım.
Saha dışında da böyledir.
Bunun adil olduğunu sanmıyorum.
Tom bunun adil olduğunu düşünmüyordu.
ve sosyal sistemlerimizi daha adil şekilde yeniden yapılandırırken
Sanırım o adil.
Onların Tom'a adil davrandığını düşünüyor musun?
Ben dürüstçe kazandım.
Bunun adil olduğunu sanmıyorum.
Lev Nikolayeviç Tolstoy, haklı olarak Tanrı'nın Egemenliğinin içimizde olduğuna inanıyordu.
Küçük çocukların bile neyin adil olduğu ve neyin olmadığı konusunda doğuştan gelen bir duyusu vardır.
Ben bunun adil olacağını sanmıyorum.
Aynısı Almanya için de geçerli.