Examples of using "самостоятельно" in a sentence and their turkish translations:
Kendi başıma yüzmeyi öğrendim.
Tom tek başına hareket ediyordu.
O kendi başına ders çalıştı.
- O, kendi kendine çalıştı.
- O, kendisi çalıştı.
- O solo çalıştı.
- O solo olarak çalıştı.
- O tek başına çalıştı.
- O tek çalıştı.
- O tek olarak çalıştı.
Onu tek başına yapmalısın.
Onu tek başıma yapmayı tercih ederim.
Bunu tek başına yapmaya kalkışma.
Tom kendi başına yangını söndürmeyi başardı.
- Bu sorunu kendi başınıza çözün.
- Bu sorunu kendi başına çöz.
O, işi kendi başına yaptı.
Kendi başıma seyahat etmeyi tercih ederim.
Öğrenciler işi kendileri yaptılar.
Kendi başıma Çince öğreniyorum.
- Tek başıma Fransızca öğreniyorum.
- Kendi başıma Fransızca öğreniyorum.
Tom kendi kendine Fransızca öğrendi.
Kendi başıma Fransızca çalışıyorum.
Her şeyi tamamen tek başıma yaptım.
Kendime Fransızca öğrettim.
Ben tamamen tek başıma Fransızca öğrendim.
Yardım almadan ödevlerini yapmaya çalış.
Tom onu kendi başına yapmak zorunda kalacak.
O tabloyu tek başına taşıdı.
Bu işi tek başına bitirdi.
Kendi kendine Vietnamca öğrenebilirsin.
Tom kendi başına nefes alamaz.
Tom'u kendimiz bulmak zorunda olacağız.
Her şeyi tek başıma yapmam gerekiyor.
Bunu tek başına yapmaya çalışma.
- Bunu kendi başımıza yapmamız gerekiyor.
- Bunu kendi başımıza yapmalıyız.
- Bunu kendi başımıza yapmak zorundayız.
Tom onu tek başına yapmaya çalıştı.
Kendi kendine Almanca öğrenmek mümkün mü?
Onu tamamen tek başıma yaptım.
Tom tek başına Boston'a gitti.
Tom tek başına yangını söndürebildi.
Kız kardeşim kendisini düşünmez.
Tom kendi başına çekip çeviremez.
Tom bunu kendi başına yapmayı planlıyor.
Bu masayı kendin taşıyabilir misin?
böylece bağımsız olarak çalışabilirler.
Tek başıma seyahat ettim.
İlk defa bilgisayarımı kendim tamir ettim.
Bunu kendimiz yapamayız.
Tom tek başına seyahat edecek kadar yaşlı.
Bunu tek başına yapmaya çalışma.
Problemi kendi başıma çözeceğim.
Nasıl gitar çalınacağını kendim öğrettim.
O şimdi tek başına seyahat edecek kadar yaşlıdır.
Bunu tek başıma yapmayı planlamıyorum.
Keşke bunu kendi başıma yapmaya çalışmasaydım.
Adam kendi başına hareket edemeyecek kadar çok şişman.
Köpeğine kendisi bakmak zorundaydı.
Tek başıma sırtıma masaj yapamam.
Bunlar yalnız vermek istediğim kararlar.
Bana Tom'un tek başına çalışmayı sevdiğini söylendi.
Tom kendi kararını vermek için yeterince yaşlı.
Bütün çantaları kendisi taşıyabildi.
Tek başıma bu sorunu çözemem.
Bunu her zaman tek başına yapmaya çalışabilirsin.
Her şeyi kendin yapmaya çalışmamalısın.
Tom onu tek başına yapmak istediğini söylüyor.
Tom bunu tek başına yapacak kadar yeterince yaşlı.
Tom bunu kendi başına yapamayacak kadar çok genç.
Tom'a bunu kendi başına yapmaması söylendi.
Tom tek başına bu işle başa çıkamaz.
O onu kendisi yaptı.
Tom muhtemelen tek başına sorunla başa çıkamayacak.
Tom'un oğlunun tek başına seyahat etmesine izin vermeye niyeti yok.
Tom akşam yemeğini kendisi hazırladı.
Bence Tom tek başına bunu yapmak zorunda değildi.
Bunun hepsini kendim yaptım.
Kendi kendilerine çözüme ulaşma ihtimalleri pek yok.
Kendi başıma olmak istediğim için firmayı bıraktım.
O, tek başına seyahat etmeyi sever.
Şu andan itibaren, kendinle ilgilenmek zorunda olacaksın.
Tom ve Mary bunu kendi başlarına yapabileceklerini düşündüler.
Tom'un, ev ödevini kendi başına yapmadığından şüpheleniyorum.
Tom her zaman onu tek başına yapar.
Bunu tek başınıza yapmaya çalıştın mı?
Onu kendim yapmayı tercih ederim.
Bunu tek başıma yaptım.
Tom ev ödevini tek başına yaptı.
Tom Mary'nin bütün ev ödevini kendi başına yaptığını düşünmüyor.
Sanırım bunu kendimiz yapabiliriz.
Tom işi tek başına yapamaz. Ona yardım eder misiniz?
Onu kendim yaparım.
- Arabamı tek başıma tamir etmeyi başardım.
- Arabamı tek başıma tamir edebildim.
Tom kendini kaldırmak için çok cılız.
Bunu kendim yapabilirim.
Onu yalnız yapacağım.
Tom'un kendinin başa çıkamayacağı herhangi bir problemi yok.
Onu kendim uyandırmak istiyorum.
Tom Mary'nin işi tek başına yapmasını istediğini açıklığa kavuşturdu.
- Kendim yapmaya karar verdim.
- Tek başıma yapmaya karar verdim.
- Karar verdim, kendim yapacağım.
Onu nasıl yapacağımı sana söyleyemem. Bunu kendi başına bulmak zorundasın.
Tom üç çocuğu kendisi büyüttü.
Tom ayakkabılarını tek başına bağlayamaz.
Bu problemi kendi başımıza çözebileceğimizi sanmıyorum.
Bu apaçık görünebilir ama senin kendi yazdığın cümleler en doğal görünüyor.