Examples of using "рассказывать" in a sentence and their turkish translations:
Söyleyecek bir şey yok.
- Söyleyecek çok şey kalmadı.
- Söyleyecek hiçbir şey kalmadı.
Ben sana söylememeliyim.
Mimari hikâye anlatma sanatıdır.
O söylememek için söz verdi.
O nasıl fıkra anlatacağını biliyor.
Sana söylememe izin verilmiyor.
- Hakikati söylemek güçtür.
- Gerçekleri tüm çıplaklığı ile anlatmak kolay değildir.
Bana her şeyi söylemek zorunda değilsin.
Fıkra anlatmak hoşuma gidiyor.
İstemiyorsan onu bana söylemek zorunda değilsin.
Tom bana her şeyi anlatmak istemedi.
Ben fıkra anlatmayı çok seviyorum.
Ebeveynlerime söylemek istemiyorum.
Toby fıkra anlatamaz.
Tom fıkralar anlatamaz.
Sana anlatmayı düşünmüyordum.
Tom'a her şeyi söylemek zorunda değiliz.
Bunun hakkında kimseye söylememelisin.
Mahçup edici bir şey.
hikâyelerden geçtiğini keşfettim.
Bana bu pis hikayeleri anlatmayı kes.
Onu kimseye söylemek istemiyorum.
Tom her şeyi Mary'ye anlatmak istemiyor.
Tom'a hiçbir şey söylememeliyiz.
- Kendimi yaşadığımız serüvenlerden bahsederken buluverdim.
- Derken maceralarımızı anlatmaya başladım.
Sen hiç kimseye söylememeye söz vermelisin.
Ondan hiç kimseye bahsetmeyelim.
Tom bildiklerini Mary'ye söylemeyi reddetti.
Sana bir şey söylemek için sebep olmadığını anlıyorum.
Tom'a bundan bahsedeceğimi sanmıyorum.
Hikayeni anlatmana yardımcı olabilecek bir şey olması gerekir.
Test ettikleri şeyleri ve buldukları ilginç sonuçları
Benim bu konuda ona canım bir şey söylemek istemiyor.
Bana her şeyi söyleyebilirsin.
Onun hakkında kimseye bir şey söylemem gerekmiyor.
Tom Mary'ye planlarını söylemeye başladı.
Tom'a istediğin herhangi bir şeyi söyleyebilirsin.
Sana bunu hiç söylememem lazım.
Tom ne kadar zengin olursa olsun herkese yalan söylemeye devam ediyor.
Tom'a ne olduğundan bahsetmeyecek misin?
Bunu sana söylemek istemedim.
Ne olduğundan Tom'a bahsetmememiz gerektiğini düşünüyorum.
İşimi nasıl yapacağımı bana anlatır mısın?
Şimdi sana ondan bahsetmesem iyi olur.
Bence Tom Mary'ye kazadan bahsetmemeli.
Neler olduğunu Tom'a söylememeliyiz.
ilk esprimi bile yapmadan önce
Kaza hakkında sana anlatmakta özgür değilim.
Bunu bana neden söylüyorsun?
Tom seyahatleri hakkında ayrıntılı olarak konuşmayı sever.
O, fıkra anlatmada iyidir.
Burada o, talihsizliğini ayrıntılı olarak anlatmaya başladı.
Tom Mary'ye kendisi hakkında bir şey söylemek istemedi.
O, derin bir nefes aldı ve sonra kendisi hakkında konuşmaya başladı.
Tom muhtemelen Mary'ye bunu yapmasını söylememeli.
Tom bana Mary'ye söylemek istemediğini söyledi.
Belki bize söylememelisin.
Belki onlara söylememelisin.
Belki bana söylememelisin.
Belki ona söylememelisin.
Belki ona söylememelisin.
Belki de olanları Tom'a anlatmamam gerekirdi.
Belki de onu Tom'a söylememem gerekirdi.
Ona ne olduğunu sordum ama o bana anlatmak istemedi.
Sana söylediğimi hiç kimseye söyleyemezsin.
Başka birine söylemeyeceğine söz verir misin?
Kimseye bir şey söylememeye söz veriyor musun?
Ona hikayeyi anlatacak kadar aptal değildim.
- Sana bunu kimseye anlatmamanı söyledim.
- Sana bunu kimseye söyleme demiştim.
- Bunu kimseye anlatmamanı söylemiştim sana.
Tom'a söylemeyeceğim.
Öğretmen konuşmaya başladığı an uykuya daldı.
- Kimseye anlatmayalım.
- Kimseye söylemeyelim.
Tom evimizi ne kadara aldığımızı hiç kimseye söylememeye söz verdi.
Onun hakkında sana söylememeliydim.
Jo sana söylemek istemiyorsa, ben de sana söylemeyeceğim.
Sana söylememeliydik.
kendi ailenizden birini kaybettiğiniz zamanı anlatmayın.
Tom'a söylemeyeceğim.
Neden Tom'a bir şey söylemiyorsun?
Fıkra anlatmada iyi değilim.
Tom yaptığımı kimseye söylemeyeceğine söz verdi.
Neden onlara bir şey söyleyeyim?
Neden ona bir şey söyleyeyim.
Neden ona bir şey söyleyeyim.
Tom Mary'ye söylememeye karar verdi.
Ona böyle bir hikaye anlatmayacak kadar akıllı idi.
Tom fıkraları anlatmada iyi değildir.
Kimseye söylememeliyiz.
Tom muhtemelen Mary'ye bunu nasıl yaptığını söylememelidir.
Tom, Mary'ye neler olduğunu söylemeyi reddetti.
Tom bana neler olduğunu söylemeyi reddetti.
Dün gece ne olduğu hakkında sana söylemeyi planlamamıştım.
Ona ne olduğunu sordum ama o bana anlatmak istemedi.
İnsanlar genelde cenazelerde fıkra anlatmaz.
Evimize boyatmak için ne kadar para ödediğimizi kimseye söylemeyeceğime söz verdim.
Sana bir şey söylemek istiyorum ama bir sır. Söylemeyeceğine söz ver.
Bundan kimseye bahsedemezsin.
- Sana anlatmak istemiyorum.
- Sana anlatmak istemem.
- Size anlatmak istemem.
- Size anlatmak istemiyorum.