Examples of using "ожидая" in a sentence and their turkish translations:
saygı duymayan bir gösteri hazırladım.
Öğrenciler otobüs bekliyorlardı.
bu yapıdan daha gün yüzeyine çıkarılmayı bekleyen
Seni bekleyerek tüm sabahı boşa harcadım.
Tom kapıyı açtı, Mary'yi görmeyi bekliyordu.
Kuliste sıramın gelmesini beklerken
elimi bırakacağını düşünerek yavaşça yüzeye hareket ettim.
Adam ambulans beklerken öldü.
masum dalgıçlara tuzak kurmak için pusuya yatan insan yiyenler olarak tanımlardı.
Bir otobüs beklerken, arkadaşımla buluştum.
Küçükken topacım vardı. Çevirip durana kadar izlemeyi severdim.