Examples of using "одержать" in a sentence and their turkish translations:
Amerikalı generaller kolay bir zafer kazanabileceklerine inanıyorlardı.
, General Victor'un çok önemli desteği sayesinde muhteşem bir zafer kazandı.
Takımımız kazanabilir.
Tom bedeli ne olursa olsun kazanmak istiyordu.
Karanlıkta korkunç şekiller göreceksin, kötü sesler kulağına fısıldayacak, fakat sana zarar vermeyecekler, çünkü küçük bir çocuğun saflığına karşı cehennem güçleri üstün gelemez.