Examples of using "обоих" in a sentence and their turkish translations:
Her ikinize de tebrikler.
O, ebeveynlerinin her ikisini de kaybetti.
Her ikinizi de çok seviyorum.
Maalesef onların her ikisininde kötü bir ünü var.
Her ikinizi de severim.
İkisini de seviyor.
İkimize de Tom adı verildi.
İkinizi de hatırlıyorum.
İkinizi de vuracağım.
O her iki ebeveyni de kaybetti.
O ikisini de öldürdü.
Polis ikimizi de arıyor.
- Tom hem annesinin hem de babasını kaybetti.
- Tom ebeveynlerinin her ikisini de kaybetti.
Ben ikisine de teşekkür ettim.
Tom ikimizi de işe almak istedi.
Ebeveynlerinin her ikisini de tanıyordum.
Her ikinize de kızgınım.
Oğullarımın her ikisini de seviyorum.
O her iki ebeveynini de kaybetti.
İkimizi de öldürebilirdin.
Annem babamın her ikisini de eşit derecede severim.
Tom'un erkek kardeşlerinin ikisini de tanıyorum.
İkimiz de aynı soruna sahibiz.
O, gece gündüz çalışıyordu.
İkinize teşekkür etmek istiyorum.
İkisini öldürmek üzereydi!
Onların her ikisi de toplantıda yoktu.
İkinizin de tekrar denemenizi istiyorum.
Sanırım Tom her ikimizi de bekliyor.
Tom kazada hem annesini hem babasını kaybetti.
İkiniz için de mutluyum.
Onların her ikisini de seviyorsun.
O erken yaşta ebeveynlerinin her ikisini de kaybetti.
İkinizi de sevdiğimi biliyorsunuz.
Her iki oğlanın otizmi var.
İkinizin aynı isme sahip olması ilginç.
Her iki adam kurtarıldı.
İkimizi de öldüremezsin.
- Her ikinizi de severim.
- İkinizi de seviyorum.
Onların ikisini de severim.
Her ikinizden de nefret ediyorum.
Onların ikisini de öldürdüm.
İkinizi de öldüreceğim.
Tom ikisine de teşekkür etti.
Tom ikimizi de sevdi.
Onların her ikisini de sevdim.
Ikiniz için de mutluyum.
Bence onların ikisini de biliyorsun.
Tom hâlâ çok gençken hem annesini hem de babasını kaybetti.
Onların her ikisini de tanıyorum.
Buradaki problem nöroplastisitenin iki yönde çalışabilmesi.
Her ikimizinde rahat bir şekilde yaşaması için yeterli para kazanıyorum.
Tom onların her ikisine baktı.
Tom ikimizi de görmek istiyor.
Her iki motosikletçi kask giyiyordu.
Hem Tom hem de Mary kovuldu.
Ben onların ikisine de baktım.
İkimizi öldüremezsin.
Hem Tom hem de ben davet edildim.
Neden onların ikisini de sevemiyorum?
Neden onların ikisini de sevemem?
Neden ikisi de değil?
İkinizi de tüm kalbimle seviyorum.
Tom neredeyse ikisini de öldürüyordu.
Onların her ikisini de çok iyi biliyordum.
İkimiz için en iyisini istiyoruz.
Yarın ikimiz için de yoğun bir gün olacak.
Eğer bunu tartışırsak ikimizi de tatmin edecek bir çözüm bulabileceğimizi biliyorum.
Bu cümlede kadın-erkek ayrımı var mı? İkisini de kapsıyor mu?
Onların ikisini de görmek isterim.
İkisinin de gözleri açıldı. Çıplak olduklarını anladılar. Bu yüzden incir yaprakları dikip kendilerine önlük yaptılar.
İkinizde özleneceksiniz.
Her ikinize de yalan söyledim.