Examples of using "наедине" in a sentence and their turkish translations:
Özel olarak konuşmak ister misiniz?
- Seninle özel konuşabilir miyim?
- Sizinle özel konuşabilir miyiz?
- Seninle yalnız konuşabilir miyim?
- Sizinle yalnız konuşabilir miyim?
Onlarla yalnız konuşayım.
Onunla yalnız konuşayım.
Onunla yalnız konuşayım.
Yalnız konuşabilir miyiz?
Tom, Mary ile yalnız.
Yalnızca biraz zamana ihtiyacımız var.
- Sizinle özel olarak konuşmam gerekiyor.
- Seninle özel olarak konuşmam gerekiyor.
Seninle yalnız konuşmak istiyorum.
Seninle özel olarak konuşabilir miyim?
- Seninle özel olarak konuşmam lâzım.
- Sizinle özel olarak konuşmam gerekiyor.
Onunla yalnız konuşmaya ihtiyacım var.
- Seninle yalnız konuşmam gerekiyor.
- Seninle yalnız konuşmalıyım.
Tom'la yalnız konuşmama izin ver.
Onunla yalnız konuşacağım.
Onunla yalnız konuşacağım.
Bunu özel olarak tartışmalıyız.
Tom'la yalnız konuşacağım.
İkinizi yalnız bırakacağım.
Seni özel olarak görebilir miyim?
Onlarla yalnız konuşacağım.
Ben sizinle özel olarak konuşmak istiyorum.
Seninle baş başa konuşmayı tercih ederim.
Tom'la yalnız konuşmak isterim.
Tom sizinle özel olarak konuşmak istiyor.
Seninle özel olarak konuşmak istiyorum.
Yalnız yürümeyi severim.
Seninle özel olarak konuşabilir miyim?
O, konuyu bana özel olarak anlattı.
Tom'la yalnız konuşmak istiyorum.
Tom Mary ile yalnız konuşmak istiyor.
Seninle baş başa konuşmak istiyorum.
- Tom'la özel olarak konuşmam lâzım.
- Tom'la hususi olarak konuşmam gerekiyor.
Sizinle yalnız konuşabilir miyim?
Tom Mary'yi John ile yalnız bıraktı.
Tom, Mary'yle özel olarak konuşmak istedi.
Özel olarak konuşabilir miyiz?
Seninle yalnız konuşmam gerekiyor.
- Onlarla yalnız konuşmam gerekiyor.
- Onlarla yalnız konuşmalıyım.
- Onunla yalnız konuşmam gerekiyor.
- Onunla yalnız konuşmalıyım.
Tom'la yalnız konuşabilir miyim?
Beni Tom'la yalnız bırakma.
Tom'la tek başıma konuşmalıyım.
Seninle yalnız konuşabilir miyim, Tom?
Tom'la tek başıma mı tanışmalıyım?
Sizin üçünüzü yalnız bırakacağım.
Onlarla yalnız konuşmak istiyorum.
Onunla yalnız konuşmak istiyorum.
Onunla yalnız konuşmak istiyorum.
Seninle yalnız konuşmam gerekiyor.
Onunla yalnız konuşabilir miyim?
Onunla yalnız konuşabilir miyim?
Onunla yalnız konuşmam gerekiyor.
Seninle özel olarak konuşabilir miyim?
Tom'la yalnız olmak istemiyorum.
Seninle biraz yalnız konuşabilir miyim?
Bunu özel olarak tartışmamız gerektiğini düşünüyorum.
Tom'la yalnız olmak istemiyorum.
Tom Mary'yi John'la tek başına bırakarak gitti.
Onlarla yalnız konuşmak istiyorum.
Onunla yalnız konuşmak istiyorum.
Onunla yalnız konuşmak istiyorum.
Tom'la yalnız konuşmak istiyorum.
Lütfen beni Tom'la yalnız bırakmayın.
Ben Tom'la yalnız başına biraz zaman geçirmek isterim.
Tom'la tek başıma bir an istiyorum.
Tom, seninle yalnız konuşabilir miyiz, lütfen?
Bazen tek başına biraz zaman harcamak harikadır.
Tom'la şimdiye kadar ilk defa yalnız kaldım.
- Konu hakkında sizinle özel olarak konuşabilir miyim?
- Konu hakkında seninle özel olarak konuşabilir miyim?
Tom ile birkaç dakika yalnız geçirmek istiyorum.
Bizi yalnız bırakır mısınız? Tom'la yalnız konuşmak istiyorum.
Özel konuşabilir miyiz?
Ben ona özel olarak onunla konuşabilip konuşamayacağımı sordum.
Ben Tom'a onunla özel olarak konuşabilip konuşamayacağımı sordum.
Ben Mary'ye onunla özel olarak konuşabilip konuşamayacağımı sordum.
Eğer sakıncası yoksa, Tom'la yalnız konuşmak istiyorum.
Seninle tek başıma altı saat zaman geçireceğimi sanmıyorum.
Seninle altı saat yalnız geçirmeye katlanabileceğimi sanmıyorum.
Seni Tom'la yalnız bırakmayacağım.