Examples of using "местном" in a sentence and their turkish translations:
Tom yerel bir yüzme havuzunda bir cankurtaran.
Tom yerel bir restoranda çalışıyor.
Tom yerel süpermarkette çalışıyor.
O yerel çiçek dükkanında çalışıyor.
Mary yerel bir kafede bir garson olarak çalışıyor.
Yerel üniversitede Budizm ve elektromekanik okudu.
Harry yerel bir süpermarkette yarı zamanlı olarak çalışıyor.
ve o seçim mümkün olduğu kadar yerel düzeyde uygulanmalı.
Göklerden ve yerden korkmayın fakat Wenzhou'lu bir kişinin kendi dilini konuştuğunu duymaktan korkun.