Examples of using "куклу" in a sentence and their turkish translations:
- Ona bir oyuncak verin.
- Ona bir kavırçak ver.
- Ona bir kavırçak verin.
Kate oyuncak bebeğini giydiriyor.
O, bana bir oyuncak verdi.
Ann'e oyuncak bir bebek yaptım.
O bir oyuncak bebek yapıyor mu?
Ann için bir bebek yaptım.
O oyuncak bebeği nerede buldun?
Bebeği kim yaptı?
O, benim için oyuncak bebek yaptı.
Ona bir bebek yaptım.
Mary oyuncak bebeğine sarıldı.
Tom Mary'ye bir oyuncak bebek verdi.
Tom Mary'ye bir bebek yaptı.
- Mary bana Amerikalı bir bebek verdi.
- Mary bana bir Amerikan bebeği verdi.
Kız oyuncak bebeğe dik dik bakıyordu.
O bana güzel bir oyuncak bebek verdi.
Ben Anna için bir bebek yapıyorum.
Annem onun için güzel bir bebek aldı.
Kız kardeşim bana güzel bir oyuncak bebek yaptı.
Bu bebeği kendin mi yaptın?
Yaşlı adam ahşap bebeğe Pinokyo adını verdi.
Annem benim için güzel bir bebek aldı.
Tom Mary'ye pahalı bir oyuncak verdi.
Oyuncak bebeğinize ne isim vereceksiniz?
O, onun bir oyuncak bebek yapışını izledi.
Bana tahtadan bir oyuncak bebek oydu.
Oyuncağı kendi kız kardeşi gibi sever.
Bu bebeği satın almak istiyorum.
Bana bir Japon oyuncak bebeği gönderiyorsun, değil mi?
Mary oyuncak bebeğini mikrodalgaya koydu.
- Tom Mary'nin bebeğini kapının arkasına sakladı.
- Tom Mary'nin oyuncak bebeğini kapının arkasına sakladı.
Bana dün aldığın bebeği göster.
Bu oyuncak bebeği satın almak istiyorum.
Minnettarlık göstergesi olarak bana bu bebeği verdi.
Tom kız kardeşine çok sinirlendi ve onun en sevdiği bebeği yırttı.
Küçük kızın ellerinde oyuncak bir bebek var.
Ertesi gün, Sophie oyuncak bebeğini taradı ve giydirdi çünkü arkadaşları geliyorlardı.