Examples of using "душе" in a sentence and their turkish translations:
Duştaydım.
Duşta bir örümcek var.
O, duşta.
O duşta.
Onlar duşta.
Tom duşta.
Duştayım.
Hâlâ duşta mısın?
Tom duşta şarkı söylemeyi seviyor.
Tom duştaydı.
O, duştaydı.
O, duştaydı.
- Duştaydılar.
- Duştalardı.
Tom hâlâ duş alıyor mu?
Tom duşta mıydı?
Tom duşta şarkı söylüyor.
Ben bir ihtiyar delikanlıyım.
- Gönülden filozofum.
- Gönülden felsefeciyim.
Tom duşta kaydı ve düştü
Tom sık sık duşta şarkı söyler.
Ben sık sık duşta şarkı söylerim.
Nasıl tatmin edici bir meslek seçebilirim?
O her zaman duşta şarkı söyler.
Onun duşta şarkı mırıldandığını duydum.
Tom Mary'nin duşta şarkı söylediğini duydu.
En enteresan kısım duşta.
Tom duşta şarkı söylemeyi sever.
Allah rahmetiyle muamele etsin.
Tom Mary'nin duşta şarkı söylediğini duyabildi.
Mary Tom'un duşta şarkı söylediğini duyabiliyordu.
Tom'un duşta şarkı söylediğini duydum.
- Laternanın ses çıkarma biçiminden çok hoşlanıyorum.
- Laterna sesi çok hoşuma gidiyor.
Bu müzik türü herkesin zevkine uygun değil.
Beğendiğim bir işi bulamıyorum.
Allah gani gani rahmet eylesin.
bu her daim onun ruhundaydı.
Trajedi zihnimde bir yara izi bıraktı.
- Bazen babamın banyoda şarkı söylediğini duyuyorum.
- Ben bazen babamın duşta şarkı söylediğini duyuyorum.
içimizde bu kadar çok acı çekmemize şaşmamak lazım.
Eski planı ikincisine tercih ederim.
Kendimi duşta yıkamayı tercih ederim ve küvette değil.
Tom sonunda hoşlandığı bir iş buldu.
Sen duştayken telefonun birkaç kez çaldı.
- Tom hâlâ duşta.
- Tom hâlâ duş alıyor.
Ona duş aldığımı söyle.
Onu severim.
Tom en çok Amerikan İngilizcesi dinlemeyi seviyor fakat ayrıca İrlanda İngilizcesinin sesini de seviyor.
Duş aldın mı?
Öyle kadınlardan hoşlanmıyorum.
Cennet ve cehennem sadece insanın kalbinde bulunur.
Sence Tom neden bundan hoşlanmıyor?