Examples of using "довели" in a sentence and their turkish translations:
O, gözyaşlarına boğuldu.
O gözyaşlarına boğuldu.
Onu ağlattık.
Bu sözler onun gözlerinden yaş getirdi.
Durun, onu ağlatıyorsunuz!
Tom'u ağlattın.
Bizi ağlattın.
Onları ağlattın.
Beni ağlattın.
Onu ağlattın.
Onu ağlattın.
Sözleri onu gözyaşlarına boğdu.
Kız kardeşini ağlattın!
Dur! Onu ağlatıyorsun.
Dur! Onu ağlatıyorsun.
Neredeyse kalbime inecekti.