Examples of using "дедушкой" in a sentence and their turkish translations:
Yakında dede olacaksın.
Onu dedesi büyüttü.
Tom yine bir büyükbaba olacak.
Ben sadece büyükbaba oldum.
O, büyük ebeveynleri tarafından büyütüldü.
Büyükanne ve büyükbaba nasıl balık pişiriyor?
Tom, büyükebeveynleriyle birlikte Avustralya'da yaşıyor.
Senin deden olacak yaştayım.
"Dedelerin nereli?" "Letonya."
Ben annemle, erkek kardeşimle ve büyük ebeveynlerimle yaşıyorum.
Geçen yıl kaç kez büyük ebeveynlerini ziyaret ettin?
Tom dedesi ve ninesiyle Fransızca konuşur.
Tom anne babasıyla birlikte Boston'da yaşamak istiyordu.
Tom büyük ebeveynleriyle çok zaman geçirirdi.
Tom Boston'da büyük ebeveynleriyle yaşardı.
Büyükbabamla gitmek istemiyorum anne. Beni burada bırak.
Eğer teyzemin taşakları olsaydı, amcam olurdu.
Dedemle çok gurur duyuyorum.
Büyükanne ve büyükbabanı sık sık ziyaret ediyor musun?
Kız, büyükbabasıyla okuyor.
Dedem ve ninem yavru kediye her gün bolca süt verdi ve kedi kısa sürede büyüyüp semirdi.
Büyükbaba ve büyükannelerim ben doğmadan önce öldüler.
Haftada iki kez dedemlere giderim.
Geçen hafta dedemi gördüm.