Examples of using "временное" in a sentence and their turkish translations:
Geçici bir hükümet kuruldu.
Bu sadece geçici bir çözümdür.
Bu geçici bir durumdur.
O sadece geçici bir düzeltme.
Burada, geçicilik yeni kalıcılık oluyor.
Geçici bir çözümden daha kalıcı bir şey yoktur.
Aşk evlilikle tedavi edilebilen geçici bir deliliktir.
Geçiciden daha kalıcı hiçbir şey yoktur.
Lannes'ın eski rakibi Mareşal Bessières geçici komutası altına alındı.