Translation of "видеоигры" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "видеоигры" in a sentence and their turkish translations:

- Ты играешь в видеоигры?
- Вы играете в видеоигры?

Video oyunları oynuyor musun?

современные многопользовательские видеоигры.

Modern çok oyunculu video oyunları.

Я люблю видеоигры.

Ben video oyunlarını seviyorum.

Том не играет в видеоигры.

Tom video oyunları oynamaz.

Я не играю в видеоигры.

Ben video oyunları oynamıyorum.

разрабатывал видеоигры для сотен миллионов пользователей,

yüz binlerce kullanıcısı olan video oyunları geliştirmek için harcamıştım

то видеоигры и сообщества очень похожи.

video oyunları ve toplumlar gerçekten de oldukça bağlantılı.

Том всё время играет в видеоигры.

Tom her zaman video oyunları oynuyor.

Девочки почти не играют в видеоигры.

Neredeyse hiçbir kız video oyunları oynamaz.

Исследователи научили обезьян играть в видеоигры.

Araştırmacılar bir video oyunu oynamak için maymunları eğitti.

Многим мужчинам нравятся видеоигры для детей.

Çoğu erkek çocuğu bilgisayar oyunlarını sever.

Большинство мальчишек любит играть в видеоигры.

Çoğu erkek çocukları video oyunlarını severler.

Я уже не играю в видеоигры.

Artık video oyunları oynamıyorum.

Некоторые дети всё время играют в видеоигры.

Bazı çocuklar sürekli video oyunu oynar.

2,3 миллиарда людей в мире играют в видеоигры.

Yeryüzünde 2,3 milyar insan video oyunları oynuyor.

Я думаю, что видеоигры искажают психику наших детей.

Ben video oyunlarının çocuklarımızın kafalarını çarpıttığını düşünüyorum.

Том только и делает, что играет в видеоигры.

Tom'un tüm yaptığı video oyunları oynamak.

Ты можешь посмотреть телепрограмму, поиграть в видеоигры, посмотреть YouTube

Kablolu yayın izleyebilir oyun oynayabilir Youtube'da takılabilir

Я бы хотел жениться на девушке, которая любит видеоигры.

Video oyunu oynamayı seven bir kızla evlenmek istiyorum.

Я бы скорее пропустил уроки и поиграл в видеоигры.

Okulu asmayı ve video oyunları oynamayı tercih ederim.

Том только и делает, что играет в видеоигры и смотрит телевизор.

Tom'un bütün yaptığı video oyunları oynamak ve TV izlemek.