Examples of using "сотен" in a sentence and their turkish translations:
Yüzlerce ailenin evi yanmıştı.
Gerçekten yüzlercesi vardı.
Bin beş yüz ineğim var.
yüz binlerce kullanıcısı olan video oyunları geliştirmek için harcamıştım
Samanyolu'ndaki milyarlarca yıldızın aksine
Plazada birkaç yüz kişi vardı.
benimle birlikte binlerce sanatçı da
Leatherback kaplumbağaları yüzlerce kilo ağırlığında olabilirler.
On üzeri yüz anlamına geliyor bu kelime.
Florida'da birkaç yüz kişi eyaletin evde kalma talimatını ihlal etti,
Aslına bakarsan, Çinçe yüzlerce lehçeden oluşur.
Ve bu son birkaç yüz yıldır olduğu gibi, şirket tarafından kontrol edilen
Bir asırdan fazla bir süre önce, Rusya'daki Tunguska Nehri vadisinin üzerindeki gökyüzünde bir kuyrukluyıldız veya bir göktaşı patladı. Patlamada yüzlerce mildeki milyonlarca ağaç yıkıldı.
Kuşkusuz bu dünyada her erkeğin ve kadının evlenmek için huyu huyuna, suyu suyuna tamamen denk birisi mutlaka vardır; fakat bir insanın sadece birkaç yüz kişiyle tanışma fırsatı bulduğu, bu birkaç yüz kişi içinden belki bir düzinesini yakından tanıdığı, bu bir düzinenin de ancak birkaçıyla dost olduğu göz önüne alınır ve de dünyada milyonlarca insanın yaşadığı hatırda tutulursa kolayca görülür ki dünya yaratıldığından beri doğru erkek doğru kadınla muhtemelen daha hiç karşılaşmamıştır.