Examples of using "бикини" in a sentence and their turkish translations:
ve bikinili pozları kutlamak için kullanılacağını düşünmemiştim.
Bikinili güzel kız Tom'un kız kardeşidir.
Judy yeni bikinisini giymeye karar verdi.
Tom bazı bikinili kızlara bakıyordu.
Leyla'nın bikinili resimleri vardı.
O sahilde çok sayıda kızın bikini giydiğini duyuyorum.
Bikinili güzel kız sahilde bir göz açıcı idi.
Sanırım Tom'un büyükannesi bir mini etek giyemeyecek kadar çok yaşlı.
Tom bikinili güzel kadınlarla çevrili havuzun yanında yüzme şortuyla oturuyordu.