Examples of using "Ради" in a sentence and their turkish translations:
Tanrı aşkına!
Tanrı aşkına, şunu kes!
- Tanrı aşkına.
- Allah aşkına.
- Allah hakkı için.
Allah aşkına!
"Matematiği; eğlence, güzellik,
Senin için öğreniyorum.
ilk insanlardan biri olabilirim.
Yalnızca örnekleme adına
halkın çıkarı uğruna bu tarz adamlara neler verdiği ortada
İş ile ilgili olabilir,
Biz zafer için çok savaştık.
Onun için yaşamımı tehlikeye attım.
O bunun için hayatını riske attı.
Gözünü seveyim, onu söyleme!
Tom senin için her şeyi feda etti.
Tom eğlenmek için bunu yaptı.
Sadece tartışmış olmak için tartışır.
Allah aşkına, ağlamayı kes!
Onlar benim için burada.
Buraya Tom için geldim.
Onu hatırım için yap.
Allah aşkına ne oldu?
Tom için buradayız.
Allah aşkına anlat!
Barış için çalışıyoruz.
Tom para için evlendi.
Tom bizim için hayatını riske attı.
Çocuklarının hatırına çok çalıştılar.
Sağlığımın hatırı için öyle yaptım.
Tüm mesele de bu değil mi --
Tüm saçmalıklar ve gülüşmeleri çıkarırsak
ve barış için birlikte çalışarak
Biz zafer için çok savaştık.
Allah aşkına, bana doğruyu söyle.
O sadece para uğruna çalıştı.
Tanrı aşkına, burada ne oluyor?
Zevk için ağaç kesmiş.
- Tom sırf tartışma olsun diye tartışıyor.
- Tom sadece tartışmış olmak için tartışıyor.
- Tom sadece gıcıklık olsun diye tartışıyor.
Bu bir yeşil kart evliliği.
O, onu para için yaptı.
Allah aşkına beni buradan çıkarın.
Sağlığım uğruna işimi bırakacağım.
Gerçekten risk almaya değer mi?
Bunu para için yapıyorum.
Bunu para için yaptım.
O ailesi için kariyerini feda etti.
Başkaları için kendinizi feda etmeyin.
Tom bunu para için yapıyor.
Tom'un ebeveynleri sadece çocukların hatırı için birlikte kaldı.
Ben sadece senin kendi iyiliğin için yaptım.
Tom bunu ülkesinin yararına yaptı.
Ona benim için dikkat et.
O, onu çocukları için yaptı.
Tom için orada olmak istiyorum.
- Bunu para için yapmıyorum.
- Bunu parası için yapmıyorum.
Ben sağlığımın hatırı için sigara içmeyi bıraktım.
Tom eğlencesine Arapça öğrenmeye başladı.
Ben bunu para için yapmadım.
Tom bunu para için yapmadı.
Benim için hayatını riske atma.
Tom için orada olmalısın.
Tom bizim için hayatını feda etti.
Tom için burada olmak istiyoruzç
Köpek balıkları yüzgeçleri için öldürüldü.
Param için çok çalışırım.
Ben bunu sadece para için yaptım.
O, daha genç bir adam için onu terk etti.
Tom başka bir kadın için Mary'yi bıraktı.
Gergedanlar, boynuzları için kaçak avcılar tarafından öldürüldü.
Yaşadığım tek şey bu.
Tom bunu para için yapmıyor.
tüm bunlar ne anlama geliyor?
Amerikalı şirketlere göre “kâr için.”
Hâkim iş düşüncesine göre “para için.”
Burada Tom için biri olmalı.
Beni idare et.
Tom için orada olmalıydım.
Tom senin için her şeyi feda etmeye hazır.
Biz dünya barışı için çalışıyoruz.
Tom ve Mary et için tavşan yetiştirmektedir.
O sadece para almak için kızı soğukkanlılıkla öldürdü.
Tom bunu ailesi için yaptı.
O, onu eğlence amacıyla yaptı.
bazı iş yerleri var.
CEO oyun kitabına göre ise “hissedarlar.”
Bu üçü adına birçok şey feda edildi: çalışanlar, fabrikalar, topluluklar.
aslında meşhur olmak uğruna dönen oyunların
İyilik ve sosyal adalet için olabilir.
Tom'u kurtarmak için elimden gelen her şeyi yaptım.
Ne için yaşıyoruz?
Tom hiç onun için yalan söylemeni istedi mi?
Yaşamak için bir şeyim yok.
Baba kızının canını kurtarmak için kendi canını verdi.