Examples of using "Постарайтесь" in a sentence and their turkish translations:
Erken gelmeye çalış.
Tarafsız kalmaya çalış.
Kibar olmaya çalış.
Gözlerinizi dinlendirmeye çalışın.
Bağlı kalmaya çalışın.
Fransızcanı iyileştirmeye çalış.
Odaklanmaya çalış.
Gülümsemeye çalış.
Beni rahatsız etmemeye çalış.
Onu rahatsız etmemeye çalış.
Abur cuburdan kaçınmaya çalışın.
Hiç olmazsa zamanında gelmeye çalış.
Tom'un geleceğinden emin ol.
Bu kadar gergin görünmemeye çalışın.
Uyanık kalmaya çalış.
Sakinleşmeye çalış.
Lütfen bu vazoyu kırmamak için dikkatli ol.
Ağlamamaya çalış.
Sadece dinlenmeye çalış.
Gürültü yapmamaya çalışın.
Geç kalmamaya çalış.
Bunu anlamaya çalış.
Dakik olmaya çalış.
Düşmemeye çalışın.
Uyumamaya çalış.
Mümkün olduğu kadar sağduyulu olmaya çalış.
Biraz daha mütevazı olmaya çalış.
Dinlenmeye çalış.
Gürültüye aldırmamaya çalış.
Esnememeye çalış.
Panik yapmamaya çalış.
Gülmemeye çalış.
Sinirlenmemeye çalış.
Yakalanmamaya çalış.
Kaybolmamaya çalış.
Çok gergin olmamaya çalışın.
Fazla endişelenmemeye çalış.
Bir daha kaybolmamaya bak.
Onları görmezden gelmeyi deneyin.
Hiçbir şeyi unutmamaya çalış.
Mümkün olduğunca çok soruya cevap vermeye çalış.
Konsantre olmaya çalış.
Kaçmaya çalış.
Anlamaya çalış.
Beni hayal kırıklığına uğratmaya çalışma.
Onları rahatsız etmemeye çalış.
- İyi bir etki bırakmaya çalış.
- İyi bir izlenim bırakmaya çalış.
- Hava kararmadan eve dönmeye çalış.
- Hava kararmadan eve dönmeye bakın.
- Hava kararmadan eve dönmeye çalışın.
Ben biraz gecikeceğim. Benim için yemeği sıcak tut.
Fazla gergin görünmemeye çalış.
Trenin ne zaman gittiğini öğrenmeye çalış.
Rahatlamaya çalış.
Pazartesi günü orada olmaya çalış.
Bize yardım etmesi için onu ikna etmeye çalışın.
Bize yardım etmesi için onu ikna etmeye çalışın.
Bizim hakkımızda endişelenmemeye çalış.
Yarın tekrar geç kalmamaya çalış.
Mümkün olduğunca özel ol.
Onu bulmaya çalışın.
Şimdi uyumaya çalış.
- Sakin kalmaya çalış.
- Sakin kalmaya çalışın.
- Endişelenmemeye çalışın.
- Endişelenmemeye çalış.
Bunu anlamaya çalış.
Tom'u görmezden gelmeye çalış.
Onu görmezden gelmeyi deneyin.
Eğleniyorsun gibi görünmeye çalış.
İngilizce çeviri olmadan bunu İspanyolca anlamaya çalışın.
Mümkün olan kısa sürede bir randevu almaya çalışın.
Ağzından nefes almayı dene.
Biraz uyumaya çalış.
Sana söylediğim her şeyi unutmaya çalış.
O koltuğa otur ve kendini sakinleştirmeye çalış
Tom'u bize yardım etmesi için ikna etmeye çalış.
Bize yardım etmeleri için onları ikna etmeye çalışın.
Onu göz ardı etmeyi deneyin.
Kendini benim yerime koymaya çalış.