Examples of using "Охранник" in a sentence and their turkish translations:
- Bir koruma dışarıda.
- Bir bekçi dışarıda.
- Dışarıda bir gardiyan var.
Tom havaalanında bir güvenlik görevlisidir.
Bekçi onu yakaladı.
Tom bir okul hademesi.
Bekçi öldü.
Tom bir bekçi.
Güvenlik görevlin içeri girmeme izin vermedi.
düzensizlik vardı ortada bekçi ise kanunları uyguluyordu
Tom yerel bir yüzme havuzunda bir cankurtaran.
Tom'un korumasıyım.
Arşidük Charles Fransızları ertelemek için sadece küçük bir artçı birliği bırakmıştı.
Tom benim korumam.
Bir İngiliz, İskoç, İrlandalı, Galli, Gurka, Leton, Türk, Avustralyalı, Alman, Amerikalı, Mısırlı, Japon, Meksikalı, İspanyol, Rus, Leh, Litvan, Ürdünlü, Yeni Zelandalı, İsveçli, Fin, İsrailli, Rumen, Bulgar, Sırp, İsviçreli, Yunan, Singapurlu, İtalyan, Norveçli, Arjantinli, Libyalı ve Güney Afrikalı bir gece kulübüne gitmişler. Kulüp fedaisi de “Üzgünüm, bir Taylandlı olmadan içeri girmenize izin veremem.” demiş.