Examples of using "Мам" in a sentence and their turkish translations:
Anne, evdeyim.
Teşekkürler anne.
Anne, açım.
Anne, lütfen beni dinle.
Anne, acele et!
Evdeyim, anne!
Anne, akşam yemeği ne zaman?
- Anne, o bana tekme atıyor!
- Anne, o beni tekmeliyor!
Anne, acele et! Herkes bekliyor.
Anne bunu yapmadım.
Ya da annelerin buluştuğu bir yemekte
Kılı kırk yaran annenizi seviyorsunuz.
Anne, Tom bana vuruyor!
"Ama anne!" "Bana 'anne' deme."
Anne, ben açım.
Bak anne, okuyabiliyorum!
Anne, o saç sitili seni yaşlı gösteriyor.
Ben iyiyim, anne.
Anne! Dur! Beni utandırıyorsun.
Anne, bak ne buldum.
Anne! Tom benim kurabiyemi yedi!
Anne, Tom benim kurabiyemi yedi.
Akşam yemeğini ne zaman yiyeceğiz, Anne?
Anne, gitmek istemiyorum!
Anne, tırnaklarımı keser misin?
Babam sana yardım etmemi söyledi, Anne.
Anne, Tom benimle paylaşmayacak!
Anne, onları buradan götürmelisin.
Anne, Tom benim oyuncağımı geri vermeyecek!
"Tom, sen misin?" "Merhaba anne, benim."
- Anne, onu nasıl yapacağını hâlâ hatırlıyor musun?
- Anne, onun nasıl yapılacağını hala hatırlıyor musun?
Anne, senin orada olduğunu bilmiyordum.
Bana bir kaplumbağa al, anne, lütfen bana bir kaplumbağa al!
Anne, baba, size söylemem gereken bir şey var...
Anne, bana bir nar almanı istiyorum!
Anne, bana bir el bombası almanı istiyorum.
"Anne, ojeni ödünç alabilir miyim?" "Alabilirsin."
Anne, oyuncağımı düşürdüm. Onu benim için alabilir misin?
- Anne, çorbaya biraz daha tuz ekleyebilir misin?
- Anneciğim, çorbama az daha tuz koyar mısın lütfen?
Anne, kedi nerede?
"Anne, TV izleyebilir miyim?" "Hayır, izleyemezsin Tom." "Baba, TV izleyebilir miyim?"
"Anne, termometrenin nerede olduğunu biliyor musun?" "O her zamanki yerinde değil mi?" "Evet, kontrol ettim."
Başta kendi annem olmak üzere, tüm annelerimizin anneler gününü kutluyorum. Annelerimizin ellerinden öpüyorum.