Examples of using "Pôde" in a sentence and their turkish translations:
Tom bunu yapamadı, değil mi?
Tom dinlenemedi.
Fadil çalışamadı.
- Bu nasıl olmuş olabilir?
- Bu nasıl olabildi?
O hiç sığınacak yer bulamadı.
fakat kurtarılamadı
Sorunu çözebildi.
Bu nasıl olmuş olabilir?
Tom fırsatını bulur bulmaz ayrıldı.
Tom'un yeri belirlenemedi.
O, vergileri azaltabildi.
O, onunla görüşemedi.
Tom, Mary'ye yardım edebildi.
Başkan kendine rağmen güldü.
Nasıl bu kadar dikkatsiz olabilirsin?
- Tom elinden gelen her şeyi yaptı.
- Tom, yapabileceği her şeyi yaptı.
- Tom yapabileceği her şeyi haptı.
O düğüne gidemedi.
- Onun nerede olduğunu kimse söyleyemedi.
- Kimse onun nerede olduğunu söyleyemedi.
Kimse buna inanamadı.
Bunu bana nasıl yapabilirsin?
Bunu bize nasıl yapabildin?
Nasıl bu kadar çok sorumsuz olabilirsin?
O, onunla konuşamadı.
Tom toplantıya katılamadı.
Tom elinden gelenin en iyisini yaptı.
Onun niçin gelemediğini biliyor musun?
O hastaydı, bu yüzden gelemedi.
Tom bile her şey için Mary'yi suçlayamazdı.
O elinden geldiğince hızlı koştu.
Üniversiteye kayıt yaptırmasına izin verilmedi.
- O, hasta olduğu için gelemedi.
- Gelemedi çünkü hastaydı.
Bunu bize nasıl yapabildin, Tom?
Polis kalabalığı kontrol edemedi.
Tom için bir şey yapabildin mi?
Neden dün gelemedin?
- Sorunu kolaylıkla çözebildi.
- Problemi kolayca çözebildi.
Tom o zaman onun hakkında bir şey yapamadı.
Tom bütün sandviçi yiyemedi.
Tom elinden geldiği kadar yüksek sesle bağırdı.
yıllarca girememişti bu ülkeye
O, elinden geleni yaptı, ancak başarısız oldu.
Neden cumartesi gelemedin?
Ken o adamın adını hatırlayamadı.
Tom Mary'nin mutlu olmadığını söyleyebildi.
Tom'un söylediğini herkes duyabilir.
Problemi on dakika içinde çözebilirdi.
Onun niçin gelemediğini biliyor musun?
Tom, Mary'nin adresini bulamadı.
Onu yargılayamayız, elinden geleni yaptı.
Tom söylemek istediğini söyleyemedi.
İtfaiye erken emekli olabilir.
Trump'a ulaşılamıyor sözleri medyaya düşünce
Benim için sürpriz oldu, o, soruyu cevaplayamadı.
Uçağımız yoğun sis nedeniyle inemedi.
Yüzük hiçbir bir yerde bulunamadı.
Hasta olduğu için toplantıya katılamadı.
Tom Mary'nin nasıl hayatta kalabildiğini çözemedi.
Tom tetiği çekmek istedi ama çekemedi.
Tom, söylenileni duyamadı.
Tom, Mary'nin ricasını reddedemezdi.
Tom daha fazla şey söylemek istedi ama söyleyemedi.
- Tom işe nasıl geç kalabildi?
- Tom nasıl oldu da işe gecikti?
Tom'un söylediğini herkes duyamadı.
Tom hasta olduğu için toplantıya katılamadı.
Tom hasta olduğu için partiye katılamadı.
Tom çocukları için elinden geleni yaptı.
Tom onu yapamadı ama Mary yapabildi.
O, ona onu niçin ziyaret edemediğini açıkladı.
O, mümkün olduğunca ona yakın durdu.
Tom bir müzisyen olarak geçimini sağlayamıyordu.
Tom ağacı nereye dikeceğine karar veremedi.
Tom, kalabalığın içinde Mary'yi göremedi.
Kötü bir fırtına nedeniyle dışarı çıkamadı.
O çok utanmış hissetmişti ki hiçbir şey söyleyemedi.
O diğerlerine yetişmek için elinden geldiği kadar hızlı koştu.
Tom kimseyi göremedi.
O, telefonla onunla bağlantı kuramadı.
Sorunu halledebildin mi?
Tom soğuk algınlığı nedeniyle hastalandı ve okula gidemedi.
Tom tüm kibriti tüketti bu yüzden ateşi yakamadı.
Tom hafta sonuna kadar bekleyemedi.
Fırtınadan dolayı, gemi limandan ayrılamadı.
Tom neden ona yardım edemediğini Mary'ye söyledi mi?
Tom Mary'nin onu yapmasını engellemek için elinden gelen her şeyi yaptı.
Kovuşturma ikizlerden hangisinin suçu işlediğini kanıtlayamadı.
O, babasına verdiği sözü yerine getiremedi.
Tom Mary'nin tüm sorulara yanıt veremedi.
Yavaş yavaş, davranışı ile onu çekebildi.
Bu gayrimeşruluk döneminden kaynaklı üniversitede okuyamadı
O bütün gece horladı ve onun karısı uyuyamadı.
O bir kazada yaralandıktan sonra, artık yürüyemiyordu.
Tom kızgın ayıdan kaçmak için elinden geldiği kadar hızlı koştu.
Tom birlikte gidecek birini bulamadı bu yüzden tek başına gitti.
Tom Mary'ye cevap veremediği bir sürü soru sordu.
Tom kapıyı kilitleyemedi, çünkü yanlış anahtarı almıştı.
Tom ev ödevinde Mary'ye yardım edemedi.
O, elinden geldiği kadar hızlı koştu.