Translation of "Descansar" in Turkish

0.045 sec.

Examples of using "Descansar" in a sentence and their turkish translations:

- Preciso descansar.
- Eu preciso descansar.
- Preciso de descansar.

- Dinlenmeliyim.
- Dinlenmem gerekiyor.

- Eu posso descansar.
- Posso descansar.

Ben dinlenebilirim.

- Precisamos descansar.
- Nós precisamos descansar.

İstirahate ihtiyacımız var.

Quer descansar?

Dinlenmek istiyor musunuz?

Tente descansar.

Biraz dinlenmeye çalış.

Você precisa descansar.

Dinlenmelisin.

Não quero descansar.

Dinlenmek istemiyorum.

Tom precisava descansar.

Tom'un dinlenmeye ihtiyacı vardı.

Ele precisava descansar.

Onun dinlenmesi gerekiyordu.

Você pode descansar.

Dinlenebilirsin.

Nós podemos descansar.

Dinlenebiliriz.

Vou descansar hoje.

Bugün dinleneceğim.

Ela pode descansar.

O, dinlenebilir.

Deixe Tom descansar.

Tom'un dinlenmesine izin ver.

Tom precisa descansar.

Tom'un bir dinlenmeye ihtiyacı var.

Estou tentando descansar.

Ben dinlenmeye çalışıyorum.

- Eu me deitei para descansar.
- Me deitei para descansar.

Dinlenmek için uzandım.

- Podemos descansar um pouco?
- Nós podemos descansar um pouco?

Bir süre dinlenebilir miyiz?

É altura de descansar.

Biraz dinlenme zamanı.

Vamos parar e descansar.

- Duralım ve dinlenelim.
- Durup dinlenelim.

Eu só quero descansar.

Sadece dinlenmek istiyorum.

Agora você precisa descansar.

- Şimdi dinlenmen gerekiyor.
- Şimdi dinlenmelisin.

Eu só preciso descansar.

Sadece dinlenmem gerekiyor.

É hora de descansar.

Dinlenme zamanı.

Tom não pôde descansar.

Tom dinlenemedi.

O melhor é descansar.

Dinlenmek en iyisidir.

Vamos descansar no jardim em vez de descansar lá de dentro.

Ev yerine bahçede dinlenelim.

Tratem de descansar bastante mesmo.

Bol bol dinlenmeyi unutma.

Você deveria descansar um pouco.

Biraz istirahat etmelisin.

Eu deveria descansar um pouco.

Biraz istirahat etmeliyim.

Eu posso descansar um pouco?

Biraz dinlenebilir miyim?

Eu o aconselhei a descansar.

Ben ona dinlenmesini tavsiye ettim.

Fiquei em casa para descansar.

Dinlenmek için evde kaldım.

Basta ir descansar um pouco.

Sadece git ve biraz dinlen.

Você pode descansar um pouco.

Biraz dinlenebilirsin.

Você precisa descansar por enquanto.

Bir süre dinlenmelisin.

- O Tom só precisa descansar um pouco.
- Tom só precisa descansar um pouco.

Tom'un sadece biraz dinlenmeye ihtiyacı var.

Nós não decidimos onde vamos descansar.

Nerede dinleneceğimize karar vermedik.

Tom precisa descansar um pouco mais.

Tom'un biraz daha dinlenmeye ihtiyacı var.

É melhor você descansar um pouco.

Biraz dinlensen iyi olur.

Agora é hora de você descansar.

Şimdi dinlenme zamanın.

O médico dele disse para ele descansar.

Doktoru ona dinlenmesini emretti.

Acho que eu deveria descansar um pouco.

Sanırım biraz dinlenebilirim.

"Eu vou morrer?" "Não, você vai descansar."

"Ben ölecek miyim?" "Hayır, dinleneceksin."

Acho que você precisa descansar um pouco.

Sanırım biraz dinlenmeye ihtiyacın var.

Você poderia por favor descansar um pouco?

Lütfen biraz dinlenir misin?

Não vou descansar até descobrir a verdade.

- Gerçeği öğrenene kadar bana rahat yok.
- Gerçeği buluncaya kadar dinlenmeyeceğim.

- Descansemos um pouco.
- Vamos descansar um pouco.

Bir süre dinlenelim.

Pode não parecer o melhor local para descansar.

Dinlenmek için pek akıllıca bir seçim değil sanki.

Você não acha que deveria descansar um pouco?

Biraz dinlenmen gerektiğini düşünmüyor musun?

As focas-aneladas saem para descansar na luz matinal.

Halkalı foklar sabah güneşinde dinlenmek için kendilerini yüzeye atar.

Eu acho que é melhor você descansar um pouco.

Bence bir süre dinlensen iyi olur.

Vamos descansar esta noite e continuamos a busca de manhã.

Şimdi güzel bir uyku çekelim ve araştırmamıza sabah devam edelim.

Acho que deve descansar um pouquinho. Você me parece pálido.

Sanırım biraz dinlenmelisin. Solgun görünüyorsun.

Dizendo que é hora de descansar seu pai e deixar a empresa

zamanı geldi deyip babasına rest çekip şirketten ayrılıyor

Fiz todo o meu dever de casa e gostaria de descansar um pouco.

Bütün ödevlerimi yaptım ve kısa bir ara vermek istiyorum.